3. Dünya Savaşı

Değerli okurlarım,

Öncelikle; başta İdlib ve Libya’da bayrağımız için şehit olan ve ‘’varlığını Türk varlığına armağan’’ eden askerlerimize, mehmetçiğimize, aslanlarımıza haklarını bizlere helal etmelerini; anne, baba ve aileleri başta olmak üzere tüm vatanımızın başı sağ olsun, memleketimiz, bayrağımız var olsun temennilerimi ileterek başlamak istiyorum…

Adım adım geliyor; herkes biliyor, kimse ses çıkarmıyor.

Beka meselesinin altında yatan en önemli neden de budur kanaatimce.

1.Dünya Savaşı, 28 Haziran 1914 tarihinde Avusturya – Macaristan İmparatorluğu veliahdı ve eşi, Saraybosna ziyaretleri sırasında Sırp milliyetçileri tarafından öldürülmüştür. Bu olaydan bir ay sonra Avusturya – Macaristan İmparatorluğu Sırbistan’a savaşilan etmiştir. Dünya nüfusu 1 milyar 780 milyon, savaşa katılan ülkelerin toplam nüfusu 1 milyar 170 milyon, İttifak Devletleri asker sayısı 22 milyon 900 bin, İtilaf Devletleri asker sayısı 42 milyon 700 bin. Toplam ölen asker ve sivil yaklaşık 18 milyon.

Savaşın remi başlangıç tarihi; 28 Haziran 1914 olarak kabul edilir.

Bitişi 1918 denir, lakin bu savaş hala bitmiş bir savaş değildir.

2.Dünya Savaşı, 18 Eylül 1931- Japonya, Mançurya’yı işgal etti. 1 Ekim 1939’da Almanya’nın Polonya’yı işgal etmesiyle başladı. Amerika Birleşik Devletleri, Hiroşima ve Nagazaki’ye atom bombası attı. 14 Ağustos 1945’te Japonya’nın koşulsuz teslimiyet prensiplerinde anlaşarak resmen teslim olmasıyla 2. Dünya Savaşı sona erdi. Yani savaş, Japonya ile başlayıp yine Japonya ile bitmiştir. Dünya nüfusu 1.992.913.000.

Hayatını kaybeden insan sayısı yaklaşık 73 milyon, bu rakamın da yaklaşık 30 milyonu asker, 40 milyonu sivil. Sivil ölüm, askerden fazladır.

Dünya tarihinde resmi olarak kabul edilen 2 dünya savaşı var ve toplam hayatını kaybeden insan sayısı; yaklaşık 100 milyon kişi.

2.Dünya Savaşı’ndan sonra dünyayı yönettiğini sanan ülkeler; baktılar ki çok insan öldürmekle emellerine ulaşamıyorlar, Dünyayı bir soğuk savaş dönemine soktular. Bu sefer ölümler ve öldürmeler kitlesel ve çok sayıda değil, daha kritik ve söz sahibi kişiler ile devam etti. Sanayileşme süreci ve kalkınma hamleleri gerçekleşti, özellikle Amerika ve Avrupa ülkeleri adına. Kendi ülkelerinde var olmayan zenginlikleri devşirme yöntemiyle ya da sömürgeleştirdikleri ülkelerin kalkınmasını ve gelişmesini istemeyen katil devletler doymadılar bir türlü.

Yukarıda yazmıştık ya; 2 Dünya Savaşı oldu ve yaklaşık 100 milyon insan yaşamını yitirdi.

Söylemesi dile kolay, değerli okurlar YÜZ MİLYON İNSAN.

Oysaki geldiğimiz noktada;

Dünya barışı hala yakalayamadı. 2 dünya savaşı ve ölen onca insan, akan onca kan çare olamadı, barış ve kardeşliğe…

• Sadece Doğu Türkistan’da yaklaşık 40 milyon Türk-müslüman, Çin tarafından katledildi şu ana kadar.
• Sadece 100.000’den fazla Çeçen Türk-müslüman öldürüldü Rusya tarafından.
• Kıbrıs’da Barış Harekâtı’na kadar yaklaşık 5.000 soydaş ve kardeşimiz katledildi Yunanlılar tarafından.
• Karabağ Hocalı katliamı öncesi ve sonrası ise 1.000 soydaşımız katledildi Ermenistan tarafından.
• Avrupa’nın göbeğinde ve gözleri önünde 20. yüzyılda Bosna’da 100 binden fazla kardeşimiz ve insan hayatını kaybetti, hunharca katledildi Sırplar tarafından.
• Hindistan ve Pakistan arasında çözülemeyen Keşmir sorunu nedeni ile 100 binden fazla İnsan (%70’i müslüman) yaşamını yitirdi.
• 11 Eylül ve El-Kaide Projesi sonrası Afganistan’da yaşamını yitiren ve katledilen Müslüman sayısı tam olarak bilinememekle birlikte 100 binden fazla insan.
• Irak ve Suriye’de 1. Körfez Savaşı’ndan bu yana yaklaşık 100 bine yakın Türkmen kardeşimiz can verdi.
• Arap Baharı Projesi’nde 6 müslüman ülkede 2011’e kadar yaklaşık 30.000 müslüman can verdi.
• Yine sadece Suriye de 2011’den bu yana 2 milyondan fazla insan yaşamını yitirdi. 7 milyon insan yerini yurdunu terk etti.
• Arap Baharı İmha Projesi’nin resmi olarak açıklanamamakla birlikte (çünkü çocuk, kadın, yaşlı ve sivil ölü ve kayıp sayısı o kadar fazla ki açıklayamıyorlar) 2 milyondan fazla faili meçhul…
• İsrail’in geçmişten günümüze katlettiği Filistinli sayısı bilinmemekle birlikte 50 bine yakın müslüman.
• Şöyle bir bakacak olursak; yukarıda verdiğimiz bilgiler doğrultusunda, resmi 2 dünya savaşında ölen toplam sivil ve asker sayısı 100 milyon iken, 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana proje ve çeşitli planlar doğrultusunda öldürülen/katledilen Türk ve müslüman sayısı hiç dünya savaşı olmadan yaklaşık 50.000.000 (elli milyon) insan.

Gelelim meselemize;

Suriye, Rusya, NATO, BM, AB, ABD ve Türkiye…

1980’li yıllardan bu yana Suriye özellikle, şu an kelimenin tam anlamıyla Arapsaçına dönüşmüş bölgeleri olan, El-Bab, Afrin, Münbiç, Kobani, Halep, Lazkiye, İdlip dünyada istihbarat birimleri en kuvvetli olan tüm ülkelerin operasyon alanı olarak kullanılmakta. Yani soğuk savaş yılları boyunca, dünya konvansiyonel savaş yapmadığı zamanlarda emperyalist ülkeler başta olmak üzere coğrafi olarak da dünyanın merkezi konumundaki bölge istihbaratçılarının operasyon ve proje hazırlıklarını yaptığı bölge olarak kullanılmış ve hala 20’den fazla ülke bölgede faaliyetlerine devam etmektedir.

Sadede gelecek olursak;

2 dünya Savaşı geçmiş, toplamda 100 milyon insan ölmüş bu rakamın 30 milyonu müslüman, 25 milyonu Türk…

2.Dünya Savaşı’ndan sonra, doymak bilmeyen emperyalist güçlerin proje ve çeşitli oyunları ile hayatını yitiren insan sayısı ise yaklaşık 50 milyon insan.

Yani!

Onca Dünya Savaşı, onca proje, oyun, düzen, ting-tang laboratuvarlarında çizilen senaryo, plan ve tüm güçleri ile üstümüze gelen, kendilerini küresel güç olarak adlandıran güçler, toplamda 73 milyon insanın ölümüne sebep olabilmişlerdir.

Şimdi!

Dünyanın her yerini yangın yerine çevirdiniz, yediniz, sömürdünüz, doymadınız, katlettiniz, ezdiniz, her türlü sapkın ve sapık, hastalıklı düşüncelerinizi başta müslüman coğrafyalar olmak üzere, dünyanın her yerinde faaliyete geçirdiniz.

Ammaaa anlaşılan o ki; emellerinize hala ulaşamadınız gibi görünüyor. Bıktı hem müslümanlar, hem de kendi dininize mensup sağduyulu insanlar, yıldı artık Anadolu tabiriyle.

Adım adım, sinsice ve projeler ile geliyor 3. Dünya Savaşı.

Birinci ve İkinci Dünya savaşlarının ne kadar basit ve proje olaylardan çıktığına dikkat edilecek olursa, 3.’sü için tüm projeler hazır gibi görünüyor.

Hala anlayamadınız mı?

Bu ‘ırk’, vatanı ve bayrağı için ölmekten korkmuyor.

Anadolu bizim son vatanımız ve buradan bir adım bile gitmeye niyetimiz yok.

Yeter ki biz; el ele ve birlikte olalım.

‘Biz savaş istemiyoruz dedik, ‘savaşı bilmiyoruz demedik…’

Gönül ister ki; savaşmadan, sağlıkla, mutlu, esen ve el ele kalalım hep birlikte.