İşte AKP’nin seçim kanunu planı…
Deniz Zeyrek, AKP ve MHP tarafından TBMM’ye getirilecek yeni seçim kanunu hakkında edindiği bilgileri paylaştı.
Sözcü’den Deniz Zeyrek, Meclis’e sunulması beklenen seçim kanunu hakkında AKP Genel Başkanvekili Hayati Yazıcı ile yaptığı görüşmeyi köşesinde aktardı.
Zeyrek, yeni seçim kanunu hakkında edindiği bilgileri aktardığı yazısında, partilerin seçime girme şartında değişikliğe gidileceğini ve partilerin milletvekili transferi ile seçime girmesinin önüne geçileceğini aktardı.
Deniz Zeyrek, “Gördüğünüz gibi, yapılacak düzenlemeler, aynı (hatta az) oyla daha çok milletvekili elde etmeyi, yeni kurulan partileri zor durumda bırakmayı hedefliyor.
Bir başka hedef de muhalefetin parçalı kalmasını sağlayıp, Millet İttifakı’nın muhalefetin tek odağı olmasını engellemek” ifadelerini kullandı.
Deniz Zeyrek’in “Milletvekili transferiyle seçime girilemeyecek” başlıklı yazısı şöyle: Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, son zamanlarda sıkça Cumhur İttifakı’nın üzerinde çalıştığı seçim yasası değişiklik çalışmalarıyla ilgili bilgi veriyor.
En son Soçi dönüşünde gazetecilerin sorularını yanıtlarken, Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı’nın katıldığı çalışmaların bir noktaya geldiğini, yakında kendisine bilgi verileceğini söyledi.
Erdoğan, seçim barajı konusunda medyada yer alan bilgileri de anımsattı.
Hatırlayacaksınız, Cumhur İttifakı’nın seçim yasası paketinde seçim barajının yüzde 7’ye düşürüleceği kamuoyuna yansımıştı.
Peki Seçim Yasası değişikliğinde seçim barajı dışında hangi başlıklar var.
Bu konuyu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın işaret ettiği AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı’ya sordum. Netleştirilmeden detay veremeyeceğini söyledi. Ancak önemli konu başlıklarını şu şekilde sıraladı:
1) Seçim Barajı.
2) Bölge sayısı.
3) İl seçim kurulu başkanlıklarıyla ilgili düzenleme.
4) Partilerin seçime girebilme şartı.
Hayati Yazıcı bilgi vermedi ama ben dört başlıkla ilgili öngörülen değişiklikler hakkında biraz bilgi edinmeyi başardım.
Şimdi aynı sırayla madde madde yapılması muhtemel değişikliklere bir bakalım:
1) Seçim Barajı: Başlangıçta barajın yüzde 5’e düşürülmesi öngörülmüştü.
AK Parti ve Cumhurbaşkanlığı hukukçuları barajın yüzde 5 olacağını duyurmuştu.
Ancak son dakikada barajın yüzde 7 olacağı açıklandı. Bu değişikliğin altında, Millet İttifakı’na dahil olmayan DEVA ve Gelecek partilerinin herhangi bir ittifaka dahil olmadan yüzde 5 barajını aşması ihtimalinin yattığını öğrendim.
Baraj yüzde 7 olursa, bu partiler ittifak yapmak zorunda kalabilir.
Şayet Millet İttifakı’na dahil olmazlarsa üçüncü bir ittifak gündeme gelir ve bu da muhalefette bir ikilik oluşturabilir.
2) Bölge sayısı: Bu konuda henüz bir anlaşma yok. AK Parti birden fazla bölge olan illerde, her bölgede 7 milletvekili olmasını istiyordu. Ancak pazarlıklar sonucunda bu rakamın 10’a çıkabileceği söyleniyor.
Örnek vermek gerekirse İstanbul’da hali hazırda 97 milletvekili var. Bölge milletvekili sayısı 7’ye düşerse İstanbul 14 bölgeye bölünebilir. Eğer bölge milletvekili sayısı 10 olursa İstanbul 10 bölge olabilir.
D’Hondt Sistemi sayesinde birinci parti avantaj kazanacağından bölgelerdeki milletvekili sayısının azalması birinci partiye yarayabilir. (D’Hondt Sistemi: Bir seçim çevresinde her partinin aldığı oy toplamı, sırasıyla 1’e, 2’ye, 3’e, 4’e 5’e (…) bölünür ve o seçim çevresinin çıkaracağı milletvekili sayısına ulaşıncaya kadar bu işleme devam edilir. Elde edilen paylar, parti farkı gözetmeksizin, büyükten küçüğe doğru sıralanır. Milletvekillikleri bu sıralamaya göre partilere tahsis edilir.)
3) İl Seçim kurullarının belirlenmesi: Hali hazırda seçim kurulu başkanı en kıdemli hakimdir. Yapılacak düzenlemede “ya da birinci sınıfa ayrılmış hakimlerden biri” ifadesi yer alacak. Böylece, seçim kurulu başkanı kıdeme göre değil tercihe göre belirlenecek.
4) Partilerin Seçime Girme Şartı: Mevcut düzenleme, teşkilatlanma ve kongre süreçlerini tamamlamış partilerin seçime girmesini öngörüyor.
Ayrıca TBMM’de 20 milletvekili, yani grubu olan partiler de seçime girebiliyor. Cumhur İttifakı’nın taslağında Seçim Yasası’ndan “TBMM’de grubu olan partiler” ifadesi çıkarılıyor.
Biliyorsunuz, İYİ Parti’nin seçime giremeyeceği açıklanmış, CHP’den 15 milletvekili İYİ Parti’ye transfer olmuş ve bu sayede İYİ Parti’nin seçimlere katılmasının önü açılmıştı.
Yapılacak yeni düzenlemeyle yeni partilerin teşkilatlanmalarını tamamlamadıkları, büyük kongrelerini yapmadıkları takdirde milletvekili transferi hüllesiyle seçime girmesinin önüne geçilmek isteniyor.
DEVA ve Gelecek Partisi’nin bu konuda sorun yaşaması beklenmiyor.
Ancak HDP kapatılırsa, yeni kurulacak partinin seçime girmesi mümkün olmayabilir ve HDP adayları yine “bağımsız” olarak seçime girmek zorunda kalabilir.
Değişikliğin gerekçesinde, TBMM Grubu’nun yasama faaliyetiyle ilgili olduğu, seçimlerin ise toplum nezdinde yapıldığı ifade edilecek.
Yani siyasi partinin TBMM’de faaliyette olup olmaması değil, toplum genelinde teşkilatlanıp teşkilatlanmadığının önemli olduğu vurgulanacak.
★★★
Gördüğünüz gibi, yapılacak düzenlemeler, aynı (hatta az) oyla daha çok milletvekili elde etmeyi, yeni kurulan partileri zor durumda bırakmayı hedefliyor.
Bir başka hedef de muhalefetin parçalı kalmasını sağlayıp, Millet İttifakı’nın muhalefetin tek odağı olmasını engellemek. 27 yıldır sahada olan ve birçok seçim takip eden bir gazeteci olarak şunu net söyleyebilirim;
Halk desteğini kaybederseniz, yasaları nasıl değiştirirseniz değiştirin bir faydası olmuyor.
Bakalım Cumhur İttifakı hedefine ulaşabilecek mi?