İYİ Partili Oral: Tarım sektörü % 2,2 küçüldü

İYİ Parti Ankara Milletvekili İbrahim Halil Oral, İYİ Parti grup önerisi olarak TBMM gündemine alınan araştırma önergesi hakkında konuştu. Tarımda artan girdi fiyatlarının sebeplerinin tespiti ve çözüm yollarının aranması için verilen araştırma önergesi AK Parti ve MHP oylarıyla reddedildi.

İYİ Partili Oral’ın konuşmasının satır başları ise şöyleydi:

Tarımda olağanüstü bir hal içerisindeyiz. Tarımdaki geriye gidiş, girdi fiyatlarındaki artış, ülkemizdeki ekonomik durum; tarımın geleceğini bir beka meselesi haline getirmiştir. Türkiye ekmek fiyatlarının yani en temel gıdanın tartışılır hale geldiği bir durumdadır. Bu durum normal değildir. Bu anormal durumu biz değil doğrudan Türkiye İstatistik Kurumu işaret etmektedir. TÜİK’in iktidar baskısı altında olduğu düşünüldüğünde karşımıza çıkan rakamların çok daha fazlasının olması ihtimali korkutucudur.

Gübre Fiyatları %152, Genel Girdi Fiyatları %45 Arttı

TÜİK, Aralık 2021 tarımsal girdi enflasyonunu açıklamıştır. Buna göre Aralık 2021’de bir önceki yılın aynı ayına göre girdi fiyatlarında yıllık %45,61’lik bir artış yaşanmıştır. Aynı veri 2019 yılında %10,17 olarak gerçekleşmişti. Aradaki farkı varın siz düşünün. Yıllık artışlarda ortalamanın üstünde yer alan kalemlerde ise birinci sırayı %152,42’lik artışla gübre ve benzeri toprak geliştiriciler almıştır. En büyük yükün gübrede olduğu açıkça görülmektedir. Ülkemizdeki enflasyonun bile kat kat üstündeki bu rakam iktidar için bir utanç vesikasıdır!

Tarım Sektörü %2,2 Küçüldü

İktidar çarptırılmış TÜİK verileriyle ülkemiz şu kadar büyüdü bu kadar büyüdü diye nutuk atmaktadır. Ancak %11 civarındaki büyüme içinde yine TÜİK verileri bize bir gerçeği göstermektedir.  Sizin sözde büyüyen Türkiye rakamlarınızda bile tarım sektörü %2,2 küçülmüştür. Çünkü çiftçi üretim yapamamaktadır. Çünkü çiftçi maliyetleri karşılayamamaktadır. Çünkü çiftçi banka borçlarının, artan döviz kurlarının, tarım kredi borçlarının altında ezilmektedir.  Ekonomi çiftçinin üstünden silindir gibi geçmektedir.

Kötü Tarım Politikaları Türkiye’nin Bağımsızlığını Tehdit Ediyor

Üretemeyen bir Türkiye demek ekonomik bağımsızlığını kaybetmiş bir ülke demektir. Lamı cimi yok! İktidarınızın kötü tarım politikaları Türkiye’nin bağımsızlığını tehdit etmektedir. Geldiğimiz noktada hububat ürünlerindeki üretimde %30’lara varan düşüşler yaşanmaktadır. Bu tabloda Tarım Bakanı Sayın Pakdemirli’nin Milletin parasını lütufmuş gibi dağıtmayı müjde olarak açıklamasını asla kabul edemeyiz. Tarıma destek zaten anayasal bir sorumluluktur! Biz üretim beka meselesidir derken birileri gübre piyasasında günlük değişiklikler yaparak çiftçiyi sömürmektedir.

Gübre Fiyatlarındaki Garip İniş ve Çıkışlar

Sayın Pakdemirli ise havaya bakıp ıslık çalmaktadır. Tarım Kredi Kooperatifi can gübrede %30 indirim yapmıştır. Hepimizin olumlu gördüğü bu duruma çiftçi de sevinmiştir. Tonda 6150 TL’lik bir fiyat açıklanmıştır. Sonra piyasadaki bazı firmaları fiyatı 5500 TL’ye çekmiştir.  Çiftçi de doğal olarak özel firmalardan gübre almıştır. Birkaç gün sonra ise Tarım Kredi fiyatları 4000 TL’ye düşürmüştür. Bakanlık tarım gibi hayati bir sektörde böyle fiyat dalgalanmalarını neden seyretmektedir?

TARIM SEKTÖRÜ BATAN GEMİNİN MALLARI GİBİ YAĞMALANIYOR

Şimdi Rusya’nın Ukrayna’daki işgal politikaları sebebiyle yeni bir kriz gelmektedir. Can gübre fiyatları yine 5-6 bin TL bandına çıkmıştır. 14-15 Bin liradan DAP gübre satılırken kaç kişi gübre atabilmiştir? İktidar ülkemizi tarım spekülatörlerine teslim etmektedir. Birileri çiftçinin sırtından zengin olmaktadır. Tarım sektörü “batan geminin malları” mantığıyla yağmalanmaktadır. Ancak şu unutulmamalıdır. Bu batan gemide hepimiz varız. Hepimizin boğazından geçen ekmek bu batan geminin en temel ürünüdür.

Benzin fiyatları % 134, Mazot fiyatları % 159 artmıştır

Girdi fiyatlarındaki artışın öncüleri arasında makine bakım maliyetleri ve mazot da başı çeken kalemlerdendir. Ülkemizde, son bir sene içerisinde; Benzin fiyatları % 134, Mazot fiyatları % 159 artmıştır.  Hani damat bakan bir vakit çıkıp “ne yapacaksınız doları, dolarla mı maaş alıyorsunuz” demişti ya. Dolarla maaş almıyoruz ama dolara endeksli artan mazotla tarla sürüyoruz. Dolarla maaş almıyoruz ama dolara endeksli yağlar, makine yedek parçaları ile tarım yapıyoruz. Kısacası değersizleşen Türk lirası çiftçimizi de derinden etkilemektedir. Artan mazot fiyatları traktörleri çalışamaz hale getirmektedir.  Söylenecek şey çoktur. Kısacası acilen bir tarımda acil durum planı açıklanmalıdır. Ekmek bulamaz hale gelmeden bu meclis çatısı altında bu konular etraflıca tartışılmalıdır. Bu tartışmanın adresi de Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir.”

Yapılan oylamada önerge AK Parti ve MHP oylarıyla reddedildi.