Türkiye’de her 10 çocuktan 2’si düzenli spor yapıyor
P&G Türkiye ve Kafkasya Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu, “Markalarımızla futbol, voleybol ve basketbol gibi popüler branşlara destek olurken; kurumsal olarak da Olimpik Anneler projemizle Türkiye’de çok bilinmeyen olimpik sporları yapan gençlerimize destek oluyoruz. Hedefimiz 2020 Tokyo Olimpiyatları” dedi.
Sportsnet Group tarafından organize edilen ve dünya spor endüstrisinin önemli aktörlerinin katıldığı Brand & Sport Summit, Zorlu PSM’de gerçekleştirildi. Açılışta konuşan P&G Türkiye ve Kafkasya Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu, 1837 yılında kurulan P&G’nin; dünyada olduğu gibi, Türkiye’de de her geçen günü, ‘dün’e nazaran iyileştirmeyi hedeflediğini vurguladı.
Turnaoğlu, “P&G Türkiye olarak yaşamları iyileştiren çözümlerimiz ve farklı alanlarda hayata geçirdiğimiz projelerle 181 yıldır dünyada, 31 yıldır ise Türkiye’de içinde bulunduğumuz topluma katkı sunmak için çalışıyoruz. Daha sürdürülebilir bir yaşam için markalarımız, ürünlerimiz ve çalışanlarımızla insanların hayatlarına dokunuyor ve onların hayatını iyileştiriyoruz. Bu kapsamda spora yoğun bir destek veriyoruz, çünkü sporun sağlıklı ve özgüveni yüksek nesiller yetiştirebilmemizde önemli rolü olduğuna inanıyoruz. Bu doğrultuda yıllardır sürdürdüğümüz spor desteğini çeşitlendirerek ilerletmeye devam ediyoruz” dedi.
Turnaoğlu, P&G olarak, gençleri spor yapmaya özendirmeyi ve sporcuları maddi –manevi desteklemeyi kurumsal bir ilke olarak benimsediklerine dikkat çekerek, “ Kurumsal vatandaş kimliğimizle sporun sadece bedensel değil aynı zamanda ruhsal ve zihinsel gelişimi de desteklediğine gönülden inanıyor ve daha sağlıklı ve mutlu bir toplumun spor yapmakla yakından ilişkili olduğunun altını çizmek istiyoruz. Bu kapsamda Türkiye’de ve dünyada uzun soluklu projelerimiz ve sponsorluklarımızla spora destek vermeyi sürdürüyoruz” diye konuştu.
“Çocuğuna spor yaptıran her anne olimpik annedir”
Turnaoğlu, dünya çapında annelere yönelik “Teşekkürler Anne” kampanyasını yıllardır yürüten P&G’nin; Türkiye’de ise Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) işbirliğiyle 2014 yılından bu yana Olimpik Anneler Projesi’ni sürdürdüğünü hatırlattı. Turnaoğlu şöyle konuştu: “ Markalarımızla futbol, basketbol, voleybol gibi popüler branşlara destek olurken; kurumsal olarak da Olimpik Anneler projemizle Türkiye’de çok bilinmeyen olimpik sporları yapan gençlerimize destek oluyoruz. Sporcularımızın hepsi bizim için çok değerli ve olimpik potansiyeli barındıran sporcular. Hedefimiz 2020 Tokyo Olimpiyatları. Projemiz, Türkiye’de spor kültürünün gelişmesi ve çocukların spora yönlendirilmesini amaçlayan, tüm spor dallarını kapsayıcı bir proje. Çocuğun hayatında en önemli figür anne. Bu yüzden annelerimize elimizi uzattık. Annelerimizi desteklersek, önyargılarını kırmalarına katkıda bulunur ve yüreklendirirsek, çocuklara ve gençlere en büyük desteği sağlayacağımızı biliyorduk. ‘Çocuğuna spor yaptıran her anne Olimpik Annedir’ dedik ve harekete geçtik”
Spor Kültürü araştırması…
Tankut Turnaoğlu, 2014 yılında Olimpik Anneler Projesi hayata geçerken yapılan Türkiye Spor Kültürü Araştırması’nın 2018’de yenilendiğini de açıkladı. Türkiye’deki ailelerin spor alışkanlıkları, karşılaştıkları engeller ve motivasyonlarını anlamak için yapılan araştırmanın sonuçlarının; P&G’nin Olimpik Anneler Projesi ile ne kadar doğru yolda olduğunu gösterdiğini söyleyen Turnaoğlu, özellikle annelerin desteğiyle çocuk ve gençlerin daha fazla olimpik sporlara yöneleceğinin altını çizdi.
P&G tarafından yaptırılan araştırmanın bazı çarpıcı sonuçları şöyle:
Genellikle mahallelerdeki/ parklardaki belediyenin ücretsiz spor aletleri ile spor yapılıyor. Özel spor salonu üyeliği çocuklu ailelerin sadece %1’i için söz konusu.
Çocuklarda düzenli yani haftada 2-3 kere spor yapanların oranına baktığımızda ise her 10 çocuktan 2’sinin düzenli spor yaptığını görüyoruz.
Türkiye genelinde 5-13 yaş arasındaki çocukların gittikleri okulların yarısından fazlasında spor yapabilecekleri alanlar bulunmuyor. Özellikle Güneydoğu Anadolu bölgesindeki okullarda spor yapılabilecek alanların olmaması dikkat çekici.
Türkiye’deki okulların sadece yarısında beden eğitimi dersleri aktif olarak yapılıyor.