Emekliler Bursa’da açlığa ve sefalete karşı yürüdüler
Tüm Emeklilerin Sendikası Genel Merkezi ve Bursa Şubesi tarafından organize edilen miting yoğun ilgi gördü. Bursa’da Altıparmak’tan Kent Meydanına yürüyen emekliler, Ankara Tandoğan Meydanında 26 Mayıs Pazar günü (Yarın) düzenlenecek büyük emekliler mitingi öncesinde de haklarını aradılar.
Tüm Emeklilerin Sendikası Genel Merkezi ve Bursa Şubesi tarafından organize edilen miting yoğun ilgi gördü. Bursa’da Altıparmak’tan Kent Meydanına yürüyen emekliler, Ankara Tandoğan Meydanında 26 Mayıs Pazar günü (Yarın) düzenlenecek büyük emekliler mitingi öncesinde de haklarını aradılar. Siyasi parti ve Sivil Toplum örgütlerinin de desteklediği yürüyüşle başlayan mitingde, Ensar Torun ve Cihat Uygur önemli açıklamalarda bulundular.Yapılan açıklamada; “Emekliler, bizimle dayanışma gösteren siyasi partiler, sendikalar, demokratik kitle örgütleri, sevgili halkımız hoş geldiniz.
Dostlar bugün emek ve emekliler mücadelesinde yeni bir tarih yazılıyor.
Bugün bize dayatılan öğretilmiş çaresizliğe hayır deme günüdür. Bugün dayanışma günüdür.
Bugün yaşamımızı başkalarının, yani bir avuç vicdansızın insafına bırakmayacağımızı ilan ettiğimiz gündür.
Bugün kulluk değil, özgür yarınlar için dayanışma günüdür. Bugün açlığa ve sefalete hayır deme günüdür. Bugün ölüm sınırında bir yaşam değil, insanca yaşam için ayağa kalkma günüdür.Değerli mücadele arkadaşlarım; 10 milyon insanın açlık sınırının yarısı kadar bile maaş alamadığı, vicdansız bir iktidarla karşı karşıyayız. Yaklaşık 2,5 milyon memur emeklisi, daha bir yıl önce emekli olduğunda maaşının yüzde 75’ni alırken, iktidar yasaların arkasından dolaşarak emekli memurları devre dışı bıraktı. Şimdi memur emeklileri çalışırken aldığı maaşının yüzde 50’sini dahi alamıyor. EYT li arkadaşlarımızın bir bölümü güya emekli edildi. Onlarda en dipten maaş alıyor. İşe bir gün sonra giren, bir gün önce girenden 17 yıl sonra emekli oluyor. Bu nasıl adalettir? Her statüde emeklisini mağdur etmekte sınır tanımayan bir iktidarla karşı karşıyayız.İktidarı defalarca uyardık. Bu maaşlarla yaşanmaz. Birileri beyler, paşalar gibi yaşarken, aklımıza hayalimize gelmeyecek kadar lüks hayatlar sürerken, bu ülkenin her karış toprağına ter dökmüş emeklileri açlıkla sınamak, ne vicdanidir, ne ahlakidir, ne de insanidir! Sosyal devlet de bu değildir.
TÜİK güya enflasyonu ölçüyor. Hangi kalemleri baz aldığını açıklamayan bir kuruma inanmak mümkün müdür? Zaten kimse de inanmıyor. Devletin bir kurumunun bu hale düşmesi üzücüdür. Tıpkı uluslararası sözleşmeleri tanımayıp, siyaset kurumunun işaretiyle, sendikalarımızı kapatmayı alışkanlık haline getiren, hukuki normları dikkate almayan siyasallaşmış yargı gibi! Ülkemiz bunları hak etmiyor. Çok yazık!
Ülke ekonomisi her yıl belli ölçekte doğal olarak büyüyor. Peki bu büyümeden, yani refah payından emekliler, çalışanlar neden yararlandırılmıyor?2008 yılında uygulamaya konulan sözde SGK reformu olmasaydı, şimdi en düşük emekli maaşı 25 000 liradan fazla olacaktı. Yani AKP iktidarı hiç bir şey yapmasaydı en düşük emekli maaşı bugünün 2,5 katından fazla olacaktı. İnsan demeden edemiyor.
“ Gölge etmeyin başka ihsan istemez”
Asgari ücretlilere Temmuz’da zam yapılmayacağını hiç sıkılmadan açıklayan iktidar , Temmuz’dan 31 Aralık’a kadar hiç bir şeye zam yapılmayacağını da aynı rahatlıkla açıklayabilir mi? Açıklayamaz. Çünkü bizde biliyoruz, onlarda biliyor ki; ikinci yarıyılda, başta enerji olmak üzere, birçok mal ve hizmete, esasında iğneden ipliğe kadar, her şeye aralıksız zamlar yapacaklardır. Daha 10 gün önce, otoyol ve köprü geçiş ücretlerine yüzde 42 ile yüzde 60 oranlarında zam yapıldı. 2024 yılının ilk altı ayında köprü ve yol geçişlerine yüzde 180’den fazla zam yapıldı. Marketlerde temel tüketim ürünlerinin etiketleri her gün değişiyor. Emekliler artık zorunlu temel tüketim ürünlerini dahi alamıyor. Ete hasret, peynire hasret, meyveye hasret, dilimiz varmıyor ama; artık ekmeğe hasret bir emekli topluluğu yarattılar. Tarım ülkesinde sebze artık taneyle alınıyor.
Burada hep birlikte söz verelim mi? Bizi bu yaşımızda insanca yaşamaya hasret bırakanları, bizlerde oylarımıza hasret bırakacak mıyız?
Garabete bakar mısınız? Bu ülkenin bakanları çıkmış sabah akşam asgari ücretten artışa gidilmeyeceğini bir marifetmiş gibi açıklıyorlar. Hele Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı çalışanları ve emeklileri koruyacağına, kendilerinin sorumlu olduğu kötü yönetimi, emeklilere fatura etmek için adeta takla atıyor. Hele Mehmet Şimşek’e’ ne demeli! Yahu İngiltere’de finans şirketlerinin simsarlığında gösterdiğin çabanın yüzde birini halkına gösteremez misin? Bu ülkenin halkına bu ülkenin emeklisine bu öfken nedendir? Bu mudur sizin insan sevginiz? Bu mudur devlet yönetimi?
Mevcut iktidarın öngördüğü hiç bir enflasyon tahmini tutmamıştır. Yine tutmayacaktır. Yoksa her 6 ayda bir enflasyon farkı hesapları yapmak zorunda kalınır mıydı? Bu tabloyu bilinçli yaratıyorlar. Bile bile yapıyorlar. Bile bile emekliyi yok sayıyorlar. Şimdi herkes iyi dinlesin Bizde tıpkı 31 Mart’ta olduğu gibi kimleri yok sayacağımızı göstereceğiz. Daha beteri ile karşılaşacakları. Kalan 4 yıla kimse güvenmesin!
Değerli mücadele arkadaşlarım; Yıllardır taleplerimizi iktidara duyurmak için bir çok girişimlerimiz oldu. Emekliler artık susmuyor, susmayacaktır.. Emekliler hem ekonomik mücadelelerini sürdürecekler, hem de bu ülkenin olması gereken laik, demokratik, insan haklarını saygılı ve sosyal bir hukuk devlet olması için mücadele edeceklerdir. Ekolojik yaşamı her koşulda savunacaklardır. Biz çocuklarımıza ve torunlarımıza karşı, gençlerimize karşı , daha yaşanabilir bir ülke sorumluluğumuzla hareket etmeyi borç biliriz. İşte onun içindir ki; Tüm Emeklilerin Sendikası ilklerin sendikasıdır. Ülke tarihinde 2022’de ve 2023’de iki tane emekli mitingini ilk biz gerçekleştirdik. Çok sayıda basın açıklamaları ile kamuoyuna ve iktidara seslendik. İmza kampanyaları ile TBMM’NE taleplerimizi yazılı olarak birkaç kez bildirdik. Lakin iktidar odaklarından hiç bir dönüş alamadık. Sorunlarımıza çare
üretmediler. Aksine her gelen gün, her geçen günden daha kötü oldu. Durmadık. İktidarın ezberini 31 Mart’ta ilk biz bozduk. Anlaşılan hâlâ duymazlıktan, görmezlikten geliyorlar.
Şimdi kapsamlı bir uyarı daha yapıyoruz. Bugün ülkemizin 8 bölgesinde alanlardayız. İstanbul’dan, İzmir’den, Bursa’dan, Antalya’dan, Eskişehir’den, Tarsus’tan Burhaniye’den ve Fatsa’dan bir kez daha haykırıyoruz: Bizi duyun. Bu maaşlarla yaşanmaz. Bizi görün. Açlığa ve sefalete teslim olmayacağız. Ülkenin bir çok bölgesinde taleplerimizi içeren on binlerce imzayı TBMM’NE teslim edeceğiz. Yarın Ankara’da yapılacak emekli mitingine destek vereceğiz. Ana muhalefet partisi ve diğer muhalefet partilerinin emeklilerin taleplerine duyarlılık göstermeleri çok kıymetlidir. Bu emeklilerimizin ayak sesleridir.
Başarıyoruz arkadaşlar. İnsanca yaşam hakkımızı hiç kuşkusuz alacağız.
Bu vesileyle taleplerimizi bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.
2008’de uygulamaya konulan “ güya SGK reformu” terk edilmelidir. Bu yasa halihazırda çalışan ve gelecekte emekli olacak emekçiler ile biz emekliler için açlık ve sefalet yasasıdır. Bu yasa kaldırılmadan hiç bir emeklinin insanca yaşamı olası değildir.
Hiç bir gerekçeye sığınmadan Bu yasa kaldırılmalıdır. Yeni emeklilik yasası bilim insanları ile çalışanların ve emekli sendikalarının da katılımıyla sil baştan yeniden yapılmalıdır!
Memurlara verilen seyyanen zam bütün emeklilere verilmelidir.
Böylelikle en düşük emekli maaşı, en düşük memur maaşına eşitlenecek şekilde kademelendirilmelidir. Bir ev kirasının 15-20 bin lira olduğu bir ülkede, emekli maaşları kiraları dahi karşılamıyor. İktidar ise sürekli emekliye sabredin diyerek umutla oyalıyor. Bir bardak çay içmekten imtina etmek zorunda kalan emekliye sabrı tavsiye etmek en hafif tabiriyle vicdansızlıktır zalimliktir. Emeklileri umutla besleme oyununu bırakın!
Temmuz ayında kök maaşlar üzerine enflasyon farkı ve öngörülen enflasyon üzerinden artış yapacaklarını söylüyorlar. Zaten hiç bir öngörünüz tutmadı ki! Bu durumda 10 milyon emekli ya hiç zam alamayacak ya da kimine bir bardak çay parası kadar, kimine de belki bir çorba parası kadar artış gelecek! Bu zulmü kabul etmeyeceğiz.
Memur emeklileri rutin Temmuz maaş artışlarında yüzde 5-6 aralığında eksik zam alacaklardır. Yani emeklilere yine sürünmek reva görülüyor. Derhal düzeltilmelidir.
Gerekçe üretmeden emeklilerin insanca yaşam koşullarını yaratın!
Bayram geliyor. Bayram ikramiyesi 3 bin liradır. Harçlık bile değildir. Oysa bayram ikramiyelerinin makul bir düzeye çıkarılmasını çok defa seslendirdik. Bayram ikramiyeleri yılda 4’e çıkarılmalı ve en az asgari ücret düzeyine çıkarılmalıdır!
İntibak yasası çıkarılmalıdır! Eşit koşullarda çalışmış biri, birkaç yıl geç emekli oldu diye hak gaspına uğruyor. Bu hiç adil değildir. Düzeltilmelidir!
Sağlık kolay erişilebilir olmalı ve her türlü sağlık hizmetinden katkı payı kaldırılmalıdır! Özel hastane soygunu durdurulmalıdır. Karnını doyuramayan emekli özel hastanelere nasıl gidebilir ki? Dahası niçin gitsin ki?
Sendikalar demokratik haktır. Sendikalarımıza açılan kapatma davalarını geri çekilmelidir. Sendikalarımız tanınmalıdır!
3600 ek gösterge mağdurlarının mağduriyeti giderilmelidir!
Sandık emeklilerine de bayram ikramiyesi verilmelidir!
Son olarak iktidara TEMMUZ uyarısını yapmak istiyoruz. Memurlara verilen 12 000 liralık seyyanen artışı bütün emeklilere verin. Emeklilerin TEMMUZ maaş artışını para yok gibi tamamen kendi yönetememe krizini bize yüklemeyin!
Atacağınız adıma göre adım atacağız.
Bütün emeklilere çağrımızdır: Safları sıkıştıralım. Örgütlenelim Taleplerimizin karşılık bulması için demokratik mücadelemizi yükseltmekten başka çıkar yol gözükmüyor. Taleplerimiz karşılanmazsa hiç kuşku yoktur ki önümüzde ki günler sıcak geçecektir!
Yaşasın örgütlü mücadelemiz.
Yaşasın sendikal mücadelemiz. Yaşasın insanca yaşam mücadelemiz” denildi.
Kaynak: HALKIN GAZETESİ