Şura, Bura!

İktidarın, 26 Nisan 2011 tarihli seçim beyannamesinde, Tarım başlığında, 2023 hedefleri olarak, 150 milyar dolar tarımsal milli gelir ve 40 milyar dolar ihracat hedeflenmiş.

Yine, dünyanın ilk beş ülkesi arasında olmak, toplam sulanabilir tarım arazisi miktarı olan 8,5 milyon hektar arazinin tamamını sulamak var.

Tarımda arazi toplulaştırmasının 2023’de tamamlanacağı var.

150 milyar dolarlık tarımsal gelir vaadi, 24 Haziran 2018’de de tekrarlanmış.

2011’den daha gerilerde GSMH’dan tarıma ayrılan payın % 2’ye çıkarılacağı var.

24 Haziran’da tarımsal desteklerin 3 yıllık dönemler halinde açıklanacağı var.

Ha, bu arada meşhur 250 bin gebe düve, 300.000 koyun dağıtımı var.

10 Nisan 2019’da açıklanan YEP’in içinde “Tarımda Milli Birlik Projesi” kapsamında SERA A.Ş ve 2.000 hektar modern sera yapımı var.

4 yıl içerisinde 47 milyon baş olan küçükbaş hayvan varlığını -her ne kadar da 56 milyon olarak revize edildiyse de- 100 milyon baş’a çıkarmak var.

Tamam, bırakıyorum; nefesim yetmez zaten saymaya.

Ancak bunu da yazayım izin verin: biri 2004’te diğeri geçen hafta yapılan 2 adet Tarım Şurası var.

Bu arada, ‘şura ile ilgili neden yazmadın, ne düşünüyorsun’ diye soran da var, merak eden de var.

*

Şimdi: 2002’de, tarımsal GSMH, 37 milyar TL., ortalama kura göre 24,67 milyar dolar.

2012’de, 121,7 milyar TL, 67,5 milyar dolar. Dolar bazında en yüksek, pik gelir noktası olan yıl.

2018’de 216,6 milyar TL, 43,2 milyar dolar. Üstelik bu hesaba, orman ve su gelirleri dahil.

2023, olmadı 2024 Tarım Şurası’na kadar bu rakamı yaklaşık 100-105 milyar dolar artırmamız şart yani.

Aşağı yukarı yılda, 25 milyar dolar.

Bu durumda: 384,4 milyar TL’lik toplam tarımsal hâsılayı, bugünkü kura göre her yıl, yaklaşık 143 milyar TL büyütmek zorundayız.

Yıllık % 37 gelişme hızı ile.

Peki, son 10 yılda (2009-2018) ortalama gelişme hızı ne?

Yaklaşık % 10.

Yapar mıyız?

Yaparız.

*

İhracatta da aşağı yukarı yıllık % 25 artış yapmak durumundayız.

Çünkü 2018 tarımsal ürün ihracatımız, 20,6 milyar TL.

Yapar mıyız?

Yaparız, evelallah!

*

İthalatı karıştırmaya gerek yok.

*

Koyun, keçi işi kolay zaten: 47’ye 53 ekledik mi eder, 100. Yani 100 milyon.

*

Sulama desen keza öyle.

2002’de 5,215 milyon hektardan nasıl 2018’de 6,66 milyon hektar yaptıysak, aynı hızla gittiğimizde 19-20 yıl içerisinde bitiririz bu işi de.

3.Tarım Şurası’ndaki 5. maddeye göre zaten revize etmişiz: 25 yıl diye.

Başlamışken revize etmeye arazi toplulaştırmasını da 10 yıl sonra diyelim, olsun.

Tamam işte, Şura’da da öyle yazmışız zaten, 5. maddeye.

Tarımsal desteklemeleri boşverin şimdi.

% 37 gelişme hızı yeter size.

Zaten vermişiz 137,7 milyar TL.

Ya kalan 132 milyar?

O sonra.

Sizin bankalara olan borcunuz olmuş 119 milyar TL.

Biz ‘yarın getirin ödeyin’ diyor muyuz? Hayır.

Ne kaldı: Düve ve sera mı?

Onlar Şura’nın konusu değil.

Tamam, bitti işte.

*

Dedim size tarım dediğiniz nedir ki?

Şura değil, bura işte!

Ya da:

Şurası değil burası!

*

Tek yıldız ile böldük ya yazıyı.

Yıldızdan aşağısı…