Doğu Türkistan kan ağlıyor
Sosyal medyada hemen hemen her gün Doğu Türkistan’da yapılan zulme ilişkin görüntüler görüyorsunuzdur. Zaten sosyal medyadan başka hiçbir mecrada görebilmeniz de pek mümkün değil. Zira birkaç TV kanalı ve yazılı basın hariç hiçbir medya aracı Doğu Türkistan’da yapılan zulme yer vermiyor.
Her zaman olduğu gibi, kalemi başka ellerde olan “Türk” basını, yine Türk’e karşı kayıtsız. Filistin’e, Arakan’a ağlayan gözler, Türk’ü yine görmezden geliyor. Diğer tarafta sözde aydın insan hakları savunucuları da yine söz konusu “Türk” olunca üç maymunu oynuyor.
21.yüzyılda yeryüzünde uygulanan tüm zulümlerin hepsini aratacak derecede, hepsinden daha aşağılık, hepsinden daha iğrenç bir zulüm uygulanıyor ancak görmezden geliniyor.
Türk’e her zaman kör olanların bu seferki bir başka çekincesi de Çin’in ekonomik gücü. Dünya, Çin’in ekonomik gücünden çekiniyor. Bu nedenle de doğrudan müdahil olmak istemiyor.
BM üyesi ülkeler, Çin’in Doğu Türkistan’da yaptığı katliamları bir mektupla kınadı. Metne İsveç’ten Japonya’ya 22 ülke imza attı. Metinde hiçbir islam ülkesinin ve Türk ülkesinin imzasının bulunmaması ne acıdır. Türkiye’nin imzasının bulunmamasının ise izahı yoktur.
Çin Devleti’nin nihai amacı 2050 yılına kadar Çin’de yaşayan farklı etnik grupların tamamını ortadan kaldırmak. Doğu Türkistan Türkleri sanki Çin’de yaşayan azınlık bir grupmuş gibi anlaşılmasın. Çin, Doğu Türkistan’da işgalci konumunda. Türkiye’nin 2.5 kat büyüklüğündeki bir toprak Çin tarafından işgal edilmektedir.
Değerli okuyucular,
Hz. Ali, ‘’Bir zulmü engelleyemiyorsanız, en azından onu herkese duyurun’’ demektedir. Çin aslında bu zulmü yıllardır yapmaktadır. Ancak başta toplama kampları olmak üzere tüm olayları inkar etmekteydi. Son yıllarda paylaşımlar çoğaldıkça Çin, toplama kamplarını dahi kabul etmek zorunda kaldı.
Unutulmamalı ki:
Eğer İslam dünyası müslüman arıyorsa, Doğu Türkistan müslümandır. Eğer Türk Dünyası Türk arıyorsa, Doğu Türkistan Türk’tür. Eğer insanlık insan arıyorsa, Doğu Türkistan’da katledilenler insandır.