ACIBADEM

İstanbul’un, Anadolu yakasında yer alan şirin bir semttir ‘’Acıbadem.’’ İsmini, bademden elde edilen acıbadem kurabiyesinden alır. Geçmişte, Osmanlı sultanlarının, saray mensuplarının, şehzadelerin ve  paşaların köşkleri bu semtte bulunmaktadır.

Pastanelerin, restoranların, şirin kafelerin sağlı sollu yerleştiği uzunca bir caddesi vardır. Bu caddenin Çamlıca’ya doğru uzanan kısmı Üsküdar Belediyesine, Kadıköy merkeze doğru uzanan kısmı Kadıköy Belediyesine bağlıdır. Acıbadem Caddesi ya da Acıbadem Mahallesi olarak geçer.

Bu semtin en önemli özelliklerinden biri sakinliğidir. Yeşilin, çiçeğin, böceğin bol olduğu bu yerde tüm canlı türleri huzur içinde yaşarlar. Modern yaşamın olduğu semtte, mahalle kültürü de halen devam etmektedir. Bu sebeptendir ki başınız sıkıştığında komşunuzun kapısını rahatlıkla çalabilirsiniz.

Mevsiminde önce iğde ağaçlarının kokusunu içinize çekersiniz, sonrasında da ıhlamurlar buram buram kokmaya başlar. Bu güzel kokuların insanlara dinginlik verdiğini düşünürüm. Ve her seferinde Acıbadem’e bir kez daha aşık olurum.

Ortancaları, gülleri, leylakları, hanımelleri ve daha pek çok çiçek türüyle de ruhunuzu okşar.

Onları sevmek, koklamak ya da fotoğraf almak isterseniz kısa bir mola kaçınılmazdır. Gölgesinde oturabileceğiniz, meyvesini yiyebileceğiniz, kuş seslerini dinleyebileceğiniz hatta sonbaharda gazellerin güzelliğini seyredebileceğiniz pek çok ağaç türü de bu semte ayrı bir hava katar.

Tüm bu sakinliğine rağmen Acıbadem en iyi ulaşım alanına sahip olmasıyla dikkat çeker. Metro, metrobüs, Marmaray ve diğer toplu taşıma araçlarını rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Nezaket ve hoşgörü kavramlarını hala yitirmeyen güzel insanların bulunduğu bu semt, İstanbul’un en yaşanılası yerlerinden biridir.

Hayatımın en güzel ve en zor dönemlerini geçirdiğim bu semte her geçen gün çoğalan bir aşkla bağlanıyorum dersem abartı olmaz. O yüzden benim için ayrı bir yaşam değerine sahiptir.

Eksilmeden, hayatımızda sevgi ve saygı hep kalsın.