Aytun Çıray: Fırat’ın doğusuna çoktan girmeliydik
İYİ Parti Milli Güvenlik Politikaları Başkanı görevine getirilen Aytun Çıray, Fırat’ın doğusuna harekât, Suriye’de güvenli bölge konusunda dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
İYİ Parti 4. Olağanüstü Kongresi sonrasında yapılan görevlendirmede Milli Güvenlik Politikaları Başkanı olan İzmir Milletvekili Aytun Çıray, Fırat’ın doğusuna harekat, Suriye’de güvenli bölge konusunda önemli gelişmelerin yaşandığı süreçte hükümeti adeta bir gölge gibi izleyecekleri beka meselesiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Turkiyegundemi’nde yer alan habere göre, AK Parti hükümetinin Süleyman Şah Türbesini, kendi vatan toprağını yerinden oynattığı anda, bugün yaşadığımız bütün bu problemleri başlatmış olduğu görüşünü dile getiren Çıray,” En baştan AK Parti zihniyeti dış politikada yanlış düğmeyi ilikleyerek, cumhuriyet politikalarını yok sayarak işe girişti. Yurtta sulh cihanda sulh, sözünün 600 yıllık devlet deneyimi sonucu söylendiğini anlamadı ve artık düğmeyi yanlış ilikleyen bu iktidar dış politikada muktedir değil” dedi.
Suriye’nin kuzeyindeki oluşturulmak istenen koridora, İsrail ve Amerikan’ın bundan sağlayacakları çıkarlara ve Türkiye’nin tüm bunlara karşı önleme gayretine dikkat çeken Çıray, “Suriye’nin kuzeyinde yeni bir terör koridorunun engellenmesi konusunda işi zorlaştırıyor. Suriye’nin kuzeyinde Fırat’ın doğusundan başlayarak oluşturulacak bir terör koridoruna PKK koridoruna karşıyız, verilecek mücadelenin yüzde yüz yanındayız” dedi. İYİ Parti Milli Güvenlik Politikaları Başkanı Çıray, ‘Türkiye Gündemi’nin, dış politikadaki son gelişmelere ilişkin sorularına şöyle değerlendirdi:
“AK PARTİ HÜKÜMETİ, SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİNİ YERİNDEN OYNATTIĞI ANDA…”
AK Parti hükümeti Süleyman Şah Türbesini, yani kendi vatan toprağını yerinden oynattığı anda, bugün yaşadığımız bütün bu problemleri başlatmış oldu. O zaman TBMM’de sık sık kendilerini, Amerika ile Rusya PKK koridoru konusunda anlaştılar. Suriye’nin kuzeyinde bir PKK koridoru arkasından kukla devlet kurulacak, diye uyardık. Türkiye bunun önünü açan dış politika uygulamamalı, dedik. Suriye’nin rejimini tanzim etmek Türkiye’nin görevi değildir, Suriye’yi bölüp parçalanması Türkiye’de bir milli güvenlik sorunu yaratacaktır diye uyardık. Ama Siyasi İslâmist ideolojik takıntıları yüzünden bizi dinlemediler.
“İSRAİL’İN GÜVENLİĞİ VE ENERJİNİN GÜVENLİĞİNİ SAĞLAMAK İÇİN YAPILIYOR”
Bugün geldiğimiz noktada Suriye’nin kuzeyindeki koridor parça parça oluşturuluyor. Türkiye de bunu önlemeye çalışıyor. Bu niçin yapılmak isteniyor? Suriye’nin kuzeyinde. İsrail’in güvenliği ve enerjinin güvenliğini sağlamak için yapılıyor. Amerika’ya yakın yeni bir devlet oluşturularak bu güvenliğin garantiye alınması sağlanıyor. Ama bu durum Türkiye’nin de birliğini, milli güvenliğini tehdit altına atan bir sonuç ortaya çıkarıyor. Bunun için Suriye’nin kuzeyinde bu tür yapılaşmalar aynı Irak’ın 36. Paralel meselesine benzeyecektir. 36. Paralelin üzerinde uçmak yasaklanmıştı diğer ülkelere ve bir koridor oluşturulmuştu, şimdi devamı oluşturuluyor. En baştan AK Parti zihniyeti dış politikada yanlış düğmeyi ilikleyerek, cumhuriyet politikalarını yok sayarak işe girişti. Yurtta sulh cihanda sulh, sözünün 600 yıllık devlet deneyimi sonucu söylendiğini anlamadı ve artık düğmeyi yanlış ilikleyen bu iktidar dış politikada muktedir değil.
“DESTEĞİMİZ TAM OLACAKTIR”
Yine de iktidara olan eleştirilerimizi saklı tutarak, bu milli güvenlik sorunumuzda milli siyaset anlayışımızın gereği olarak milletimize ve ordumuza tam desteğimiz olacaktır. Bu konuda savunma bürokrasisi büyük bir gayret gösteriyor, o gayretin arkasındayız destekçisiyiz fakat burada bizi sıkan bir diğer unsurda ne yazık ki yeni anayasa ve parlamentonun zayıflatılmış olması. Bu iktidarın dışarıda gücünü sınırlıyor. Suriye’nin kuzeyinde yeni bir terör koridorunun engellenmesi konusunda işi zorlaştırıyor. Suriye’nin kuzeyinde Fırat’ın doğusundan başlayarak oluşturulacak bir terör koridoruna PKK koridoruna karşıyız, verilecek mücadelenin yüzde yüz yanındayız.
“ÇOKTAN ORAYA GİRMİŞ OLMALIYDIK”
Ancak yapılan 3 maddelik anlaşma ile Türkiye müzakere masasında ABD’nin ve ne yazık ki onun desteklediklerinin olduğu noktaya gelmiş görünüyor. Karşı taraf zaman kazandı yani. Halbuki çoktan oraya girmiş olmalıydık.
(Yeni Gaste)