Bakan Varank’tan sert ‘anti militarist’ çıkışı
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, “‘Almanya niye tank üretiyor, Amerika niye SİHA üretiyor?’ diye soruyor musunuz? Hayır. Ama mevzubahis Türk SİHA’ları olunca, aniden anti militarist kesiliyorsunuz.” dedi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, ocak-kasım döneminde organize sanayi bölgelerinde 851 yeni fabrikanın üretime başladığını, 13 bin 546 imalat sanayi tesisinin üretime geçtiğini belirterek, “Bugün itibarıyla sanayi bölgelerinde 4 bin 69 tesisin inşaatı devam ediyor. Burada konuşan muhalefet milletvekillerinin ısrarla görmek istemedikleri, görse bile kabullenemedikleri gerçek tablo işte bu.” dedi.
Varank, TBMM Genel Kurulunda, bakanlığının 2021 yılı bütçesini sunumuna, dün şehit olan iki askere Allah’tan rahmet, ailesi ve yakınlarına başsağlığı dileyerek başladı.
Dünyanın yakın tarihte benzerini yaşamadığı küresel kriz döneminden geçtiğine işaret eden Varank, salgının insan sağlığına olan etkilerinin yanında çöken üretim ve tüketim kanallarıyla ülkelerin ekonomik dengeleri alt üst ettiğini, uluslararası kuruluşların küresel büyüme, ticaret ve doğrudan yatırımlarda son 60 yılın en ciddi daralmayı beklediğini anlattı.
Tüm dünyada başta turizm olmak üzere hizmetler sektörünün durumunun ortada olduğunu belirten Varank, niyetinin insanları karamsarlığa sürüklemek olmadığını, olağanüstü zamanlardan geçildiğinin altını çizdiğini dile getirdi.
Umut ışığı olduğunu ifade eden Varank, “Aşı ve tedavi konusunda başarıya ulaşan her adım, aslında çok hızlı bir küresel toparlanmaya götürecek. Bu senaryonun gerçekleşmesi durumunda, ertelenmiş talebin de etkisiyle, son yılların en dikkat çekici küresel ekonomik performansına şahit olabiliriz. Tabi tüm bu gelişmeler, Türkiye ekonomisini de etkiliyor.” diye konuştu.
Türkiye’nin bu dönemi, değişikliklere hızla adapte olabilen sanayisi sayesinde başarılı bir şekilde yönettiğini kaydeden Varank, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Normalleşme adımlarının da etkisiyle, üçüncü çeyrekte yüzde 6,7’lik bir büyüme gerçekleşti. Bu performansta sevindirici olan taraf, yatırımlardaki yüzde 22,5’lik artış. Yatırımların alt kalemlerine baktığımızda, makine-teçhizatta yüzde 23,5’lik bir büyüme görüyoruz. İnşaat yatırımlarındaysa yüzde 14,7’lik bir artış var. Dördüncü çeyreğe ilişkin öncü göstergeler, üçüncü çeyreğe kıyasla bir miktar yavaşlamaya işaret etse de yatırımlar cephesinde hız kesilmediğini görüyoruz.”
“Sizi sahaya götürelim, OSB havası alın”
Bakan Varank, TBMM Genel Kurulu’nun toplantılarını büyük bir dikkatle takip ettiğini, yapıcı eleştirileri not aldığını ancak anlamakta zorlandığı konuşmalar olduğunu söyledi.
AK Parti iktidarları döneminde tek bir fabrika kurulmadığı iddialarını aktaran Varank, “El insaf diyorum. Rakamlar gün gibi ortada. Sadece ocak-kasım döneminde organize sanayi bölgelerinde 851 yeni fabrika üretime başladı. 13 bin 546 imalat sanayi tesisi sanayi sicile kaydolarak üretime geçti. Bugün itibarıyla sanayi bölgelerinde 4 bin 69 tesisin inşaatı devam ediyor. Burada konuşan muhalefet milletvekillerinin ısrarla görmek istemedikleri, görse bile kabullenemedikleri gerçek tablo işte bu.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın vizyonuyla 18 yıldır yaptıklarını anlatmaya veri merkezlerinin yetmeyeceğini vurgulayan Varank, şöyle devam etti:
“Sizlere, Nuri Killigillerden, Nuri Demirağlardan, CHP’nin kapattığı fabrikalardan da bahsetmeyeceğim. Zaten bahsetmeye kalksak, herhalde kağıt yetmez. Ben sizlerin aksine, somut konuşacağım. Yalnızca son 2 senede, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’nın ilk ve tek endüstriyel enzim fabrikasını, Avrupa’nın tek çatı altındaki en büyük entegre ve akıllı kompresör fabrikasını, Türkiye’nin ilk alüminyum hibrit motor fabrikasını, Türkiye’nin en büyük aydınlatma fabrikasını, dünyanın üçüncü büyük fıstık işleme tesisini, bizzat ben açtım. Bunlarla birlikte, ülkemizin ilk medikal beslenme fabrikasının, Ortadoğu ve Doğu Avrupa’nın en büyük yapıştırıcı ve tutkal üretim fabrikasının, Türkiye’nin ilk çinko izabe tesisinin temellerini de bizzat attım. Bunlara inanmıyor musunuz? Gelin sizi sahaya götürelim. Şöyle OSB havası alın. Sanayicinin, üreticinin nabzını gelin birlikte tutalım.”
“Çelik sektörümüz Avrupa’da birinci”
Bakan Varank, eksikliklerin bulunduğuna ancak muhalefetin görmezden geldiği fabrikalar sayesinde ihracatın rekorlar kırdığını, bu durumun istihdam oranlarına da yansıyacağını belirtti.
Varank, konuşmasına şöyle devam etti:
“Milletimiz müsterih olsun, riskleri takip edecek, kırılganlıkları gidereceğiz. Beklentileri karşılayacak politikaları yeni dönemde çok daha güçlü bir şekilde uygulayacağız. Ekonomi yönetimi olarak reformcu bir vizyonla, Türkiye’yi salgın sonrası dönemin kazananı haline getireceğiz. İmalat sanayi alt sektörlerinde bu sene önemli başarılara imza attık. Makine sektörümüz 1,7 milyar dolarlık ihracatla cumhuriyet tarihinin ekim ayı rekorunu kırdı. Çelik sektörümüz yılın ilk 10 ayında, Almanya’yı geride bırakarak, Avrupa’da birinci, dünyada yedinci sıraya yükseldi.”
Sadece son 3 aylık süreçte, bugüne kadar Türkiye’de üretilemeyen “sıvı paslanmaz çelik” ve “külçe çinko”da ilk ürünleri elde etmenin gururunu yaşadıklarını dile getiren Varank, gemi inşa sektörünün, tam elektrikli ve hibrid gemiler başta olmak üzere, dünyada oluşabilecek tüm talepleri karşılayabilecek yetkinliğe kavuştuğunu bildirdi.
TÜVASAŞ fabrikasında üretilen ilk milli elektrikli tren setinin testlerinin devam ettiğini anlatan Varank, mili teknoloji ve güçlü sanayi vizyonuyla her alanda üretim gücünü tahkim ederek milletin refahını yükselteceklerini ifade etti.
“TOGG, Türkiye’nin gururu oldu”
Varank, Türk sanayisinin, her türlü ürünü üretebilecek kapasiteye sahip olmakla beraber ithal ara malına bağımlılığının yapısal bir problem olduğuna işaret ederek, teknoloji odaklı sanayi hamlesi programını başlattıklarını, detaylı analizler sonucunda Türkiye’de üretilebilecek ürün grubu listelerini oluşturduklarını anlattı.
İlk aşamada çağrıya çıktıklarında makine sektöründe titiz bir değerlendirmeyle 20 proje için destek kararı aldıklarını belirten Varank, çok yakında kimya, eczacılık, ilaç, tıbbi cihaz, ulaşım ve elektronik gibi yüksek teknolojili diğer sektörlerde de yeni çağrılara çıkacaklarını ve katma değer üretmek isteyen müteşebbislerin yanında olacaklarını ifade etti.
Türkiye’nin otomobilini milletin beğenisine sunduklarını, fabrikanın temellerini attıklarını hatırlatan Varank, “Otomobillerin artık sadece ulaşım aracı olmaktan çıkıp elektrikli, otonom, ağa bağlı ve akıllı cihazlara dönüştüğü bu dönemde TOGG, Türkiye’nin gururu oldu. Türkiye’nin otomobili tersine beyin göçünü de ciddi manada teşvik ediyor. Küresel tecrübesi olan genç mühendislerimiz, yazılımcılarımız, yöneticilerimiz yurt dışındaki işlerini bırakıp Türkiye’nin otomobili için vatanlarına döndü.” diye konuştu.
Varank, “Ne yazık ki, bu gayret ve özveriyi hiçe sayıp, Türkiye’nin otomobili projesine kulp takmak için kendilerini komik duruma düşürenler var. ‘TOGG’un şu parçası buradan alınıyormuş, bu parçası şuradan alınıyormuş.’ diyerek adeta cehaletlerini sergiliyorlar. ‘Fikri mülkiyet hakkı nedir?’ diye sorsanız, bunlar daha onu bile bilmez. Aslında biz bu tavra yabancı değiliz. Biliyorsunuz, teröristlere kök söktüren SİHA’larımız için de ‘motoru yerli değil.’ diye yaygara koparıyorlardı. Çok açık konuşacağım, bu tavır çok sığ.” ifadelerini kullandı.
“Bunlar üretim cahili”
Bakan Varank, elindeki elektronik kontrol ünitesini milletvekillerine göstererek, Kocaeli’de bir firmanın bu kontrol ünitelerini tasarlayıp ürettiğini ve Mercedes’e sattığını bildirdi.
Varank, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Mercedes kamyonlarında bu Türk malı ürün var. Peki siz başka ülkelerde buna benzer bir tartışmaya şahit oldunuz mu? Mesela Alman parlamentosunda vekillerin ‘Mercedes kamyonlarında Türk ürünleri kullanılıyor, yerli ve milli değil, Alman markası değil.’ dediğini duydunuz mu? Duyamazsınız. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir tavra şahit olamazsınız ama Türkiye’deki muhalefetten her gün bunları dinlersiniz. Çünkü bunlar üretim cahili, üretim. ‘Motor, motor.’ diyerek, milletin Meclisinde ülkemizi küçümsemeye kalkanlar, yine bunlar.”
Söz konusu eleştirilere, en güzel cevabı mühendislerin verdiğini vurgulayan Varank, TEİ’de son 7 yılda 10 farklı milli motor geliştirildiğini, geçen hafta TEİ’nin ürettiği ilk milli helikopter motorunun TUSAŞ’a teslim edildiğini kaydetti.
TÜBİTAK uzay enstitüsünde uyduların manevra yapmasını sağlayan hall etkili itki motorunun geliştirildiğini anlatan Varank, TÜRKSAT 6A milli haberleşme uydusunda bu itki sisteminin kullanılacağını söyledi.
“Meclisimizin kürsüsünden milletimize şikayet ediyorum”
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, konuşmasına şöyle devam etti:
“2020 yılında kurulan 11 OSB ile toplam OSB sayısı 325’e, kredi desteği verdiğimiz sanayi sitesi sayısı ise 480’e ulaştı. Üretime geçen bu bölgelerde yaklaşık 2,5 milyon vatandaşımıza istihdam imkanı sağladık. Yıl sonu itibarıyla 13 OSB ile 3 sanayi sitesi projesini, 2021 yılındaysa 19 OSB ile 6 sanayi sitesi projesini tamamlayacağız. Endüstri bölgelerimizin sayısı 22’ye, bu bölgelerdeki istihdam 13 bin kişiye ulaştı.”
CHP milletvekillerinin başlattığı bir çarpıtmayla yatırım gündeminin sabote edilmeye çalışıldığını dile getiren Varank, yıllardır atıl durumda bekleyen Filyos bölgesine yatırımcı bulmak için verdikleri mücadele sonucunda köklü bir firmanın bu bölgede yatırım yapma kararı aldığını, söz konusu endüstri bölgesine yönetici şirket atamasını gerçekleştirdiklerini anlattı.
Varank, “Ama sanki bu usulsüz bir işlemmiş gibi, sanki birilerine ihalesiz iş veriliyormuş gibi bir algı oluşturmaya çalıştılar. Zonguldak vekillerimiz burada, süreci başından sonuna kadar biliyorlar. Bizim o bölgeye yatırımcı çekmek için verdiğimiz mücadeleye o bölge şahit. Şimdi ben bir Sanayi Bakanı olarak, bu yatırım düşmanı zihniyeti Meclisimizin kürsüsünden milletimize şikayet ediyorum. Kritik sektörlerden birinde üretim yapacak, cari açığımızı azaltacak, istihdam oluşturacak bir yatırıma yalanlarla, iftiralarla saldırmak itibar suikastından başka bir şey değildir.” ifadelerini kullandı.
“Faşist bir Genel Başkan varsa bu tavır normal”
`8 yılda 2 bin 745 yatırıma yer tahsisi yaptıklarını, son 2 senede bakanlık kredisi kullanan OSB’lerdeki 1265 yatırımın tamamen veya kısmen bedelsiz arsa tahsisinden faydalandığını bildiren Bakan Varank, başvuran hiçbir yatırımcıya ayrımcılık yapmadıklarını, şartları sağlayan herkese bu destekleri verdiklerini söyledi.
Yatırımcı bulmak için gece gündüz çalışmaya devam edeceklerini vurgulayan Varank, “Bürokrasiden araziye varıncaya dek tüm engelleri ortadan kaldıracağız ama birileri çıkacak, kirli siyasetleri için bu yatırımcılara saldıracak, biz de susup bekleyeceğiz öyle mi? Kimse kusura bakmasın. Biz yatırımcımızı kimseye yedirmeyiz. Türkiye için alın teri döken her kim olursa olsun, sırtımızda taşırız.” diye konuştu.
Varank, sadece Türkiye’deki muhalefette, ırkına, diline, dinine, kimliğine göre sürekli sermaye faşistliği yapan bir siyasi anlayış olduğunu ifade ederek, “(Bize oy veriyorsanız öğretmensiniz, ama Cumhur ittifakına oy veriyorsanız değilsiniz.) diyen faşist bir Genel Başkan varsa bu tavır normal. Hiç merak etmeyin, biz size karşı idmanlıyız. Her şeye rağmen, özellikle muhalefete rağmen, Türkiye’yi yatırımların cazibe merkezi yapmak için tüm gayretimizle çalışıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
“Mevzubahis Türk SİHA’ları olunca anti militarist kesiliyorsunuz”
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, yıllardır beklenen ilçe bazlı bölgesel teşvik sistemini ocak ayından itibaren uygulamaya başlayacaklarını bildirdi.
Düzenledikleri 47 bin 285 teşvik belgesinin sadece yüzde 1’ine denk gelen 443’ünün savunma sanayine ait olduğuna işaret eden Varank, Ar-Ge ve tasarım merkezi sayısının 1611’e, bu merkezlerde çalışan personel sayısının 74 bine ulaştığını kaydetti.
1,8 milyar dolar değerlemeye sahip Türkiye’nin ilk “unıcorn”u olan Peak Games’in tohumlarının bir teknoparkta atıldığını vurgulayan Varank, ülkenin en büyük oyun geliştirme firmasının da Teknopark’ta faaliyet gösterdiğine dikkati çekti.
Yerli yoğun bakım solunum cihazının yine bir Teknopark ürünü olduğunu ifade eden Varank, HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan’ın eleştirilerine şu yanıtı verdi:
“Emperyalist Batı hayranlığı gözünü öyle bürümüş ki, örnek verdiği ülkelerin dünyanın en büyük silah endüstrisine sahip olduğunun farkında bile değil. ‘Almanya niye tank üretiyor, Amerika niye SİHA üretiyor?’ diye soruyor musunuz? Hayır. Ama mevzubahis Türk SİHA’ları olunca, aniden anti militarist kesiliyorsunuz, sosyalistliğiniz aklınıza geliyor. Dağlık Karabağ’daki 30 yıllık işgale son verdiği, Azeri kardeşlerimizi koruduğu, sınırımızda kurulmak istenen terör koridorundaki teröristlere bomba yağdırdığı, bayrağımızı gökyüzünde gururla dalgalandırdığı için mi SİHA’lardan rahatsızsınız? Eğer öyleyse rahatsız olmaya devam edebilirsiniz. Teknolojinin kendisini, insanlık yararına-zararına diye ayıramazsınız. Eğer bir zulmü dindiriyorsanız, eğer ülkenizi savunmak için kullanıyorsanız o teknoloji insanlık yararınadır.”
“Türk teknoloji firmaları solunum cihazını 14 günde seri üretim aşamasına getirdi”
Bakan Varank, Türk teknoloji firmalarının, solunum cihazını 14 günde seri üretim aşamasına getirdiğini anlattı.
Genç mühendislerin gecelerini gündüzlerine katarak bu cihazları ürettiğini vurgulayan Varank, “Sadece bütçeyle, parayla bu işler olmuyor. Yürekle oluyor, yürekle.” ifadelerini kullandı.
Varank, 5 bin yerli solunum cihazının ihraç, Afrika’da tek bir solunum cihazı olmayan ülkelere hibe edildiğini belirterek, muhalefet milletvekillerine seslenerek, “Çıkıp ‘Helal olsun, Türkiye dünyanın yapmadığını yaptı.’ dediniz mi? O hayran olduğunuz Batılı ülkeler dönüp Afrika’nın yüzüne bile bakmadı. Ama biz Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın kıtaları aşan vizyonuyla dünyaya nefes olduk, olmaya da devam edeceğiz.” diye konuştu.
Başta KOBİ’ler olmak üzere işletmelerin yalın üretim ve dijital dönüşüm süreçlerini model fabrikalarla hızlandırdıklarını ifade eden Varank, Ankara ve Bursa’dan sonra İzmir, Gaziantep, Mersin, Konya ve Kayseri’deki model fabrikaların açılışa hazır olduğunu bildirdi.
Mustafa Varank, TÜBİTAK bünyesindeki yapay zeka enstitüsünde yeni bir işbirliği ve birlikte geliştirme modelini hayata geçirdiklerini, girişimciliği Milli Teknoloji Hamlesi’nin sürükleyici gücü olarak gördüklerini söyledi.
Teknoloji tabanlı girişimlerin uzun vadeli finansman sorunlarını, bankalar yerine sermaye yatırımı yoluyla çözmelerini önemsediklerini, bu amaçla yenilikçi finansman mekanizmalarını devreye aldıklarını anlatan Varank, “Techınvestr, bölgesel kalkınma fonu, teknoloji ve inovasyon fonu ile bilişim vadisi girişim sermayesi fonu erken aşama girişimlere yatırım yapacak.” dedi.
“Muhalefetin kafası karışık”
Bakan Varank, 30 ilde DENEYAP teknoloji atölyelerini hayata geçirdiklerini, buralarda eğitim alan öğrencilerin geleceğin teknoloji yıldızları olacağını ifade etti.
Varank, “81 ilimizde 100 DENEYAP teknoloji atölyesi kurarak 2023’e kadar 50 bin özel yetenekli öğrencimize bu eğitimleri vereceğiz.” diye konuştu.
Üçüncüsü düzenlenen dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST’in kapılarını bu sene Gaziantep’te açtığını hatırlatan Varank, bu seneki yarışmalara 100 binin üzerinde gencin başvurduğunu; roket, elektrikli araç, insansız sualtı sistemleri, biyoteknoloji inovasyon, jet motor ve helikopter tasarımı gibi yarışmalarla gençleri geleceğin teknolojileriyle buluşturduklarını anlattı.
TÜBİTAK sanayi doktora programıyla 49 üniversite ve 210 sanayi kuruluşunun iş birliğiyle geliştirilen projelerde bin 162 doktora öğrencisi yetiştirildiğini ifade eden Varank, Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı kapsamında 2021 yılında açılacak yeni çağrıyla en az 100 üst düzey araştırmacıyı daha Türkiye’ye kazandıracaklarını bildirdi.
Mustafa Varank, bilim diplomasisi yürüterek vizyon ortaya koyduklarına, tersine beyin göçü için çalıştıklarına işaret ederek, “Peki ana muhalefet partisinden bir milletvekili bu araştırmacılarımız için ne diyor, biliyor musunuz? ‘İthal araştırmacılar.’ Muhalefetin kafası karışık. Yurt dışına eğitime gidenlere ‘beyin göçü’, yurt dışından getirdiğimiz araştırmacılara ‘ithal.’ diyorlar. Bu zihniyeti milletimizin takdirine sunuyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Kalkınma ajanslarının ve bölge kalkınma idarelerinin, terörle anılan şehirlerin artık üretimle, istihdamla ve yenilikle anılmasını sağladıklarına dikkati çeken Varank, “Kadınlar ve gençler yer aldıkları projelerle yerel potansiyelin sürükleyicisi oluyor. Ajanslarımız bugüne kadar 22 bin projeye 9,2 milyar lira mali destek sağlayıp, 15,7 milyar liralık yatırım hacmi oluşturdu.” dedi.
“4 aşı adayımız var”
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, KOSGEB’in yılbaşından bu yana 63 bin KOBİ’ye 1,3 milyar liralık destek sağladığını, Ar-Ge ekosistemine yön veren TÜBİTAK’ın bu yıl üniversite, araştırma kurumları ve teknoparklarda geliştirilen patentli teknolojilerin ticarileşmesi için patent tabanlı teknoloji transferi programını başlattığını kaydetti.
Kovıd-19 ile mücadelede Ar-Ge ve yenilik ekosisteminde bugüne kadar görülmemiş bir seferberlik ruhunu harekete geçirdiklerini vurgulayan Varank, sözlerini şöyle dedi:
“TÜBİTAK, Kovid-19 Türkiye Platformu çatısı altında aşı ve ilaç alanında 17 proje başarıyla yürütülüyor. Hayvan deneylerini tamamlayan 4 aşı adayımız var. Bu aşıların üretileceği iki tesis, insan deneylerine geçmek için gerekli olan güvenli üretim onayını Sağlık Bakanlığımızdan aldı. Tekirdağ ve Adıyaman’da bulunan bu tesislerde üretilecek inaktif ve adenovirüs tabanlı aşılarla Faz-1 insan klinik çalışmaları başlatılacak. Bu seferberlik ruhu sayesinde Türkiye artık dünya standartlarında modern aşı geliştirme ve üretme kapasitesine sahip bir ülke konumuna geldi. Bir milletvekili çıkıp dedi ki ‘Sayın Bakan aşı geliştiriyordu ama nal topluyor.’ Bu ifadeyi gerçekten kınıyorum. Aşıyı ben geliştirmiyorum, bilim insanları geliştiriyor. 500’den fazla bilim insanı gecesini gündüzüne katıp geliştiriyor. Hadi bana saygınız yok, bilim insanlarına saygı duyun.”
“Vatandaşın paralarını çarçur etmeyeceğimize söz veriyorum”
Bakan Varank, Türkiye ekonomisini katma değerli üretim, inovasyon ve girişimcilik öncülüğünde yeni dönemin ruhuna uygun, reformcu bir anlayışla büyüteceklerine işaret ederek, “Gözü kara girişimcilerimizin, Türkiye’nin geleceğine güvenen sanayicilerimizin, bilim insanları ve emekçilerimizin yol arkadaşlığında ülkemizi dünyanın en büyük ekonomileri arasına sokacağız.” şeklinde konuştu.
11.Kalkınma Planı’ndaki hedeflerle uyumlu şekilde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tensipleriyle Bakanlığının Ar-Ge bütçe teklifinin 2 kat, sanayi bölgeleri bütçe teklifinin 5 kat arttığına dikkati çeken Varank, “Milletimizden bize emanet olan bütçenin her bir kuruşunu en verimli şekilde kullanacağımızı belirtmek istiyorum. Meclisin masalarına zarar vererek, vatandaşın paralarını çarçur etmeyeceğimize buradan söz veriyorum.” dedi.
Mustafa Varank, 2021 yılı bütçesinin ülkeye ve millete hayırlı olması temennisinde bulundu.
Bakan Varank’ın konuşması sırasında muhalefet milletvekilleri sık sık laf attı.
Sunumu sırasında kendisine “Haddini bil” diye seslenilmesi üzerine Varank, “Ben haddimi biliyorum, siz haddinizi bilin. Burada terbiyesini bilmeyen kim, herkes izliyor.” diye konuştu.
Bakan Varank sözünün kesilmesi üzerine, “Sayın Başkan, burada hiçbir konuşmacının sözü bu şekilde kesilmedi. Lütfen, senede bir kere şu kürsüye gelip konuşan, yürütmenin bir üyesine, burada yemin eden, yürütmenin bir üyesine saygı göstersinler.” değerlendirmesinde bulundu.
Milletvekillerinin sıralara vurmaya başlaması üzerine Meclis Başkanvekili Celal Adan, “Sayın Bakanın kürsüden konuşmasını susturacak güç yoktur.” dedi.
Adan, sıralara vurulmaya devam edilmesi üzerine de bu durumun teknik sisteme zarar verdiği bilgisini paylaşarak, “Orayı yıksanız devam edecek. Bu yaptığınız doğru değil.” ifadesini kullandı.
Sözünün sık sık kesilmesi üzerine Varank, “Gerçekten biraz demokrasiyi özümsemenizi bekliyorum. Konuşmacı böyle susturulmaz. Herkes izliyor.” sözleriyle tepki gösterdi.
Sıralara vuran milletvekillerine seslenen Varank, “Devletimizin bütçesinden bu sıraların yenilenmesi için milyonlar harcandı. Milletimiz bu sıraların nasıl tahrip edildiğini lütfen izlesin.” dedi.
(AA)