Bizi ölüler idare ediyor!
Başlık, bana ait değil… İnegöl’den bir arkadaşıma ait. Önce ideolojileri kastediyor sandım. Değilmiş, feodal kalıntılardan, eski adetlerden birini, yaygın bir adeti, “Tavuk alma”yı kastediyormuş. Önce şaşırdım, dinleyince hak verdim.
On sene yaşadığım İnegöl’de böyle bir adete hiç şahit olmamıştım. Genelde köylerde yapılıyordu. Kafkas göçmenlerinin yaşadığı köylerdeyse böyle bir adet yoktu.
Bursa’nın İsabey köyünde tavuk alma törenini 18 Ocak 2017 tarihinde Nurdan Özenç haberleştirmiş:
“Gelinin kına gecesinin ardından yaşlısı, genci, kadını, erkeği gelin evinde toplanır. Davullar, zurnalar, çiftetelliler eşliğinde eğlence başlar. Gelinin arkadaşlarından iki kişi sahte gelin ve damat olur. Çala söyleye maniler eşliğinde damadın evine gidilir. Gerçek gelin saklanır. Damat başlar gelini aramaya… Damat, gelini bulduktan sonra eğlence kaldığı yerden devam edilir. Tavuk almada ise, gelinin elleri bir bağ ile bağlanır. En az 20 düğüm atılır. Damat, gelinin elindeki düğümlerin her birine ayrı ayrı güzel sözler söyleyerek açar, sevdiğini haykırır. Burada damadın sabrı ölçülür. Sabırla o düğümler çözülür ve eğlence devam eder. Damat evinde darbukalar, çiftetelliler, davullar hiç susmaz. Gelinle damat başlar oynamaya. Bir yandan oynanırken, bir yandan da manilerle istenir tavuklar…
“Bir baba hindi hey Allah
Olaydı şimdi hey Allah
Pilav da zerde hey Allah
Hani bizim tavuklar nerede?” şeklinde manilerle tavuklar, çerezler alındıktan sonra teşekkür ederek ayrılır kalabalık.
Damat evinden sonra sıra damat evinin gelin evine baklava almasına gelir. Onlar da aynı coşku ve eğlenceyle, oyunlarla gelirler gelin evine. Davullar, zurnalar, darbukalar hiç susmaz. Tüm köy, gelin ve damadın bu en güzel gecesine eşlik eder.
Gelin evinden de aynı manilerle baklavalar istenir. Eğlence tüm güzelliğiyle, tüm akrabalar tek tek gezilerek devam edilir ve en sonunda gece gelinin evinde son bulur. Toplanan tavuklar, çerezler, meyveler eşliğinde gün ağarana kadar çalınır söylenir.
Kimse yorgunluk nedir bilmez, herkes bu eğlenceye coşkuya ortak olur… İşte böyledir İsabey’in tavuk alması…”
Kimse yorgunluk bilmez ama gecenin saat 24’ü devirdiği saatlerde şehir içinde davul, zurna veya dümbelek sesleri; şarkılar, türküler, maniler… İşe gidecekler, okula gidecekler, hastalar, zor uyutulmuş bebekler… Onlar için ne kadar büyük bir eziyet olduğunu acaba bu eğlenceyi “ADET” diye yapanlar ne kadar umursuyorlar. LYS, üniversite, KPSS ve benzeri sınavlar doğal olarak cumartesi-pazar günleri yapılıyor. Ama gürültü eksik olmuyor.
En son Işıktepe Mahallesi’nde tavuk almada bir kişi yaralandı. Birkaç gün sonra kız istemeye gidenlerden bir kişi kutlama ateşinde öldü.
Almanya’dan bir haber:
“Otobanda yolu trafiğe kapatarak eğlenen kişilere ait araçların plakasını tespit ederek, araç sahiplerinin evlerinde arama yaptı.
Alman polisi sabah saatlerinde, Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti’nde bulunan Wesel kenti merkezli, Moers, Kamp-Lintfort ve Neukirchen şehirlerinde yedi ayrı eve operasyon düzenledi. Alman medyasında yer alan habere göre, bölgede daha önce A 3 numaralı otobanda düğün konvoyunda araçlarını durdurarak eğlenen, fotoğraf çektirip bir de meşale yakan araç sahiplerine yönelik baskın yapıldı. Düsseldorf’a bağlı onlarca emniyet birimi tarafından gerçekleştirilen EK Donut adlı operasyonlar sırasında aranan evlerde, uyuşturucu maddeler ve silahlar bulunurken, cep telefonu gibi elektronik cihazlara da incelenmek üzere el koyuldu.”
Polis Müdürü Norbert Wesseler, “Düğünler yaşam içinde olması gereken bir etkinlik, ama otobanı bloke edip yoldan geçen insanları tehlikeye sokanları bundan sonra takip edeceğiz ve bu tip şeylere izin vermeyeceğiz” dedi.
Almanya’nın sadece bir eyaletinde 250’den fazla böyle bir olay yaşanmış.
OTOBANLAR ÖZEL DÜĞÜN SALONU DEĞİL
Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti İçişleri Bakanı Herbert Reul ise konuyla ilgili olarak, “Benzer konvoylara artık izin verilmeyecek. Otoban ve şehir içleri, özel düğün salonları değil. Herkes kanunlara uyum sağlamak zorunda. Kurallara uymayanlar, bu eğlencelerin sonunu getirebilir. Bu olacak iş değil, otobanlarda trafiği durdurmak ve meşale yakmak kabul edilemez. Başkalarına rahatsızlık vermelerine izin veremeyiz” dedi.
Geçen hafta Hollanda’nın Rotterdam şehrinde yaşandı. Trafiği tehlikeye düşüren konvoya müdahale eden polise yumruk atılmış. Yere düşen polis hastaneye kaldırılmış.
NE DERSİNİZ; BAZI ADETLERİ TARİHİN ÇÖPLÜĞÜNE GÖNDERME VAKTİ GELMEDİ Mİ?
Bu tür adetler amacından çıkarak topluma zarar vermektedirler. Dolayısıyla iyi bir konuya değinmişsiniz. Sizi tebrik ediyorum.
İlginç bir konu….zevkle okudum..teşekkürler. ..