Haber kaynağını açıklıyorum!
Siyasetin gündemine bomba düştü.
Rahmi Turan, Sözcü Gazetesi’ndeki köşesinde yazdı.
İsmini açıklamadığı ve açıklamayacağını ifade ettiği haber kaynağına dayandırarak, CHP’li bir ismin, gizlice geldiği Saray’da AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştüğünü iddia etti.
Aynı haber kaynağına göre AKP’li Cumhurbaşkanı, CHP’li bu siyasetçiye; “Türkiye’nin güvenliği için senin CHP Genel Başkanı olman gerekir. Düşün karar ver. Ben de yardımcı olurum.” dedi.
Önce bu ismi ve haber kaynağını açıklamayacağını söyleyen Rahmi Turan, bir sonraki gün fikir değiştirerek, Sarayı gizlice ziyaret eden ismin, Muharrem İnce olduğunu açıkladı ama haber kaynağını yine gizli tutu.
Biz buradan açıklayalım:
Şayet böyle bir görüşme gerçekleşmiş ise, bu haberin haber kaynağı, ya AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan veya Muharrem İnce’dir.
Muharrem İnce için böyle bir açıklama, siyaseten intihar olacağına göre geriye tek isim kalıyor.
Zira haber; yalnızca CHP’li bir ismin AKP’li Cumhurbaşkanı ile görüştüğünü söylemiyor, aynı zamanda görüşmenin içeriğinden de bahsediyor.
İçerikten bahsedilmemiş olsa; haber kaynağı, Saray’ın çaycısından danışmanına kadar herkes olabilirdi ama haber nelerin konuşulduğu ile ilgili.
Saraya girerken ve çıkarken iki farklı araba kullanacak kadar gizliliğe önem verilen bir görüşmede üçüncü bir kişinin bulunması düşünülemeyeceğine göre, ikili arasındaki görüşmenin detaylarının üçüncü bir kişi tarafından bilinmesi de imkansız.
Dolayısıyla görüşmenin detayları, ancak görüşmeyi yapanlar tarafından basına sızdırılmış olabilir.
Tekrar altını çizerek söyleyelim:
Şayet böyle bir görüşme yapılmış ise, bu bilgiyi basına sızdıran kişi AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan başkası olamaz.
Ancak böyle bir görüşmenin yapılmamış olması daha güçlü bir olasılık.
Sayın Erdoğan’ın muhalefeti dizayn etmedeki maharetini, Numan Kurtulmuş, Süleyman Soylu ve en son Devlet Bahçeli örneklerinde gördük.
Kendisine en ağır hakaretleri en üst perdeden dillendiren bu isimleri nasıl kendi safına çektiğine, MHP’nin genel kurul sürecine nasıl müdahil olduğuna yakın tarihte tanıklık ettik.
Dolayısıyla ayak sesleri duyulan erken genel seçim ve CHP’nin yaklaşan genel kurulu öncesi, mahalli seçimlerde karşısında ağır bir yenilgi aldığı Millet İttifakı’nın büyük bileşeni CHP’yi karıştırmak istemiş olması akla daha yatkın geliyor.
Şimdi üzerinde düşünülecek konu, CHP’nin bu tuzağa düşüp düşmeyeceği…
Bekleyip göreceğiz…
Aynen katılıyorum. Seni tebrik ederim
Teşekkürler Hüseyin abi.