Hüseyin Baş: Son zaferimiz olmasaydı önceki hiçbir zaferimizi kutlayamazdık
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutladı.
BTP İstanbul İl Başkanlığı tarafından Esenler Adem Baştürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen programa BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş da katıldı.
Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği program, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehitlerimizin ruhu için Kuran-ı Kerim okunmasıyla başlandı.
Kahramanlık marşlarının da okunduğu programda kürsüye gelen BTP lideri Hüseyin Baş, konuşmasına Atatürk’ün, “Yarabbi, sen Türk ordusunu muzaffer et. Türklüğün, müslümanlığın düşman ayakları altında, esaret zincirinde kalmasına müsaade etme” şeklindeki duasıyla başladı.
“Bu toprakları kaybetmemiz bir an meselesidir”
Bize bu vatanı bırakanları anmada adeta toplumda azınlık haline geldiklerini ifade eden Baş, “Kıymetli arkadaşlar bu öyle bir hazin kaderdir ki… Allah’ın bize lütfettiği bu toprakları kaybetmemiz, elimizden almaları emin olun bir an meselesidir. Bu duygudan uzaklaştığımız her dakika bu vatanın sahipliğinden uzaklaşıyoruz demektir. Bu vatan bizimdir bizim kalacaktır diye yol çıkan Bağımsız Türkiye kadrosu bu günleri anmaktan asla geri durmayacaktır.” dedi.
“Neden, ‘Keşke Yunan galip gelseydi’ dediler biliyor musunuz?”
Konuşmasında milli mücadele için, “Keşke Yunan galip gelseydi” diyenlere de dikkat çeken Hüseyin Baş şöyle devam etti; “Adam çıkıyor, ‘Keşke Yunan galip gelseydi’ diyor. Ben de dedim ki, ‘Keşke şu kürsüde her istediğimi söyleyebilseydim. Niye öyle diyor biliyor musunuz? Yunan orduları Eylül ayında İzmir’de denize dökülüyor ve 14 yıl içinde 7 tane darbe oluyor. Savaşı kaybeden komutanların hepsini asıyorlar, kurşuna diziyorlar. Yani kurşuna dizilenlerin torunları, ‘Keşke dedelerimiz galip gelseydi’ diyor. Bunu unutmayacağız.”
“Türk milleti Ehl-i Beyt’e sarıldıkça muzaffer oldu”
30 Ağustos programında, “Türk milleti ne zaman zaferlerle muzaffer bir millet oldu, ne zaman yenilgiler aldı?” şeklinde bir de soru soran BTP lideri şu dikkat çekici cevabı verdi; “Tarihe baktım, hep şunu gördüm. Türk milleti ne zaman ki Ehl-i Beyt’in nefesinden uzaklaşmış her zaman kaybetmiş, Türk milleti ne zaman ki Ehl-i Beyt’e sarılmış her zaman muzaffer bir millet olmuş. İşte Gazi Mustafa Kemal Atatürk o muzafferiyetini dedelerine borçlu. Nereye borçlu? İmam Rıza’ya borçlu, İmam Ali’ye borçlu, Ehl-i Beyt’e borçlu. Bugün bu zaferi kutlamak, yaşatmak istiyor muyuz, yeni savaşlarımızdan zaferle ayrılmak istiyor muyuz Türk milleti olarak? O zaman bileceğiz ki Ehl-i Beyt’e aynen Atatürk gibi sarılıp meydan dedesi olmaya çalışacağız. 26 Ağustos Büyük Taarruz’un başladığı gün. Başka bir gün de 26 Ağustos 1071 Malazgirt’te Alparslan’ın Anadolu kapılarını yine Ehl-i Beyt ruhuyla Türk milletine açtığı gündür. Şimdi öyle bir durumdayız ki, zaferleri yarıştırır olduk. Halbuki Ağustos bizim zafer ayımız, her gün bir zafer var… Kim ne söylerse söylesin işin bir de mantığı var. Eğer bizim son zaferimiz olmasaydı önceki hiçbir zaferimizi kutlayamayacaktık. O yüzden sahip olduğumuz her şeyi, bu vatanı, toprağı, milleti, bayrağı, askeri, devleti, çiftçiyi, işçiyi… Hepsini Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e borçluyuz. Bunu kıskananlar, çekemeyenler emin olun İngiliz uşağıdır, Yunanın askeridir başka hiçbir şey olamaz.”
“Biz vatanı sevmeyi Haydar Baş’tan öğrendik”
Prof. Dr.Haydar Baş’ın son salon programını burada yaptığını ifade eden Hüseyin Baş, “Yine bu salonda tam bu noktada bizi anons ederek konuşmasını bize yaptırmıştı. O program üstadımızın son salon programıydı. Tabiri caiz ise programı orada bırakmıştık. Şimdi Bağımsız Türkiye sevdalıları söz veriyor muyuz; buradan programımıza devam ediyoruz. Şimdi biz vatanperverliğimizi ortaya koyuyoruz, bayramlarımızı kutluyoruz ve ‘Mustafa Kemal Atatürk’ü unutmayacağız’ diyoruz ama bize Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü tanıtan, anlatan Haydar hocayı da hiçbir zaman unutmayacağız. Türk milleti şunu bilsin, biz vatanı sevmeyi Haydar hocadan öğrendik. Hiç endişe etmesinden bu devleti yönetmeyi de ondan öğrendik. Önümüzde çetin süreçler olabilir, zor süreçler geçirebiliriz, istediğimiz her şeye sahip olamayabiliriz ama inanın ve emin olun… Bizim dönemimiz başladı diyen Haydar hocanın vasiyeti ışığında biz bu ülkeyi de yöneteceğiz ve bu bayramları da layıkıyla kutlamaya devam edeceğiz.
“İslam o değil”
BTP lideri konuşmasında Türkiye’ye mülteci akını ve Afganistan’daki son durum üzerine de değerlendirme yaptı.
“Ülkemizde her yerde mülteciler var. Ben mülteci karşıtı değilim, mülteci siyasetçisi de değilim. İnsanlar buradan siyaset üretebilir ama benim farkım, ben Türkiye’nin her türlü sorununa çözüm üretirim.” diyen Hüseyin Baş şöyle devam etti; “Şunu unutmayalım; Bugün Taliban denen örgüt dünyaya İslam devletini uygulamak üzere Afganistan’ı ele geçirdiğini ilan etti. İslam o değil, bunu unutmayacağız. İslam o olsaydı o kadınlara o zulümler yapılmazdı. İslam o olsaydı senin istediğin amel bana dayatılmazdı. İslam’ın savaşı nerede verilmiştir biliyor musunuz? İslam’ın savaşı 30 Ağustos’ta zaferle sonuçlanan mevzilerde verilmiştir. İslam’ın zaferi budur.
“BTP olduğu sürece bu vatan için canını verecek birileri her zaman olacaktır”
BTP lideri Hüseyin Baş konuşmasını şu dikkat çekici ifadelerle noktaladı;
“Bu millet sahip olduğu her şeyi o muzaffer komutana borçludur. O olmasaydı hiçbirimiz bu topraklarda bu huzuru paylaşamayacaktık. O olmasaydı biz o savaşı kazanamazdık ama biz olmasaydık o bu savaşı yine kazanırdı. Lider böyle bir şeydir. Lider olmazsa hiçbir şey yapamazsın. Dünyanın en akıllı, marifetli adamı ol arkanda teşkilatın önünde liderin yoksa hiçbir şey yapamazsın. Allah’a hamdolsun, bu kadronun ebedi, ezeli lideri de vardır, bugün de lideri vardır. Tüm dünya şunu bilsin Bağımsız Türkiye Partisi olduğu sürece bu vatan için canını verecek birileri her zaman olacaktır. Allah bizlere bir daha bu zaferleri tekrarlamayı değil her sen bu zaferleri kutlamayı nasip etsin.”