İBB Başkanı İmamoğlu’ndan Binali Yıldırım’a ‘çay’ yanıtı…
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP ve İYİ Parti ile İstanbul Gönüllüleri yöneticileriyle Zeytinburnu Çırpıcı Sosyal Tesisleri’nde öğle yemeğinde bir araya geldi. İmamoğlu, toplantı öncesinde basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularına yanıtladı.
Gazeteciler, İmamoğlu’na, yerel seçimlerdeki rakibi Binali Yıldırım’ın, ”Çay davetim halen geçerli” sözlerini hatırlattı. İmamoğlu, bu soruya, “Binali Bey’e teşekkür ederiz her şeyden önce. Seçimden önce ben, 4 gün kala, 5 gün kala sürekli çay davetini beklediğimi ısrarla söyledim. Seçimden önce olsaydı o çay çok lezzetli olurdu. Bundan sonraki çaylarımızı içeriz, sorun yok. Ama bu aşamadan sonra sanırım yakışan beni ziyaret edip, benim kahvemi içmesi. İBB’yi ziyaret etmesi, gelip tebrik etmesi. Televizyonlardan değil de gelip tebrik etmeli. Ben olsam öyle yapardım” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP ve İYİ Parti ile İstanbul Gönüllüleri yöneticileriyle Zeytinburnu Çırpıcı Sosyal Tesisleri’nde öğle yemeğinde bir araya geldi. İmamoğlu, toplantı öncesinde basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularına yanıtladı.
İmamoğlu, İBB genel sekteri, yardımcıları ve hukuk müşavirinin istifalarıyla ilgili soruya, “Görev değişimleri elbette olur. Hizmet ettiler. Elbette herkesin doğruları vardır eksikleri vardır. Pazartesi günü kendilerini çağırdım. Sohbet edeceğiz, kararlarını konuşacağız. Bunlar doğal. Biz yolumuza devam ediyoruz. 82 bin çalışanına güveniyoruz büyükşehir belediyemizin. Aynı zamanda elbette hazırlığını yaptığımız yönetim kadrolarımız var. İnşallah İstanbul’da yeni bir başlangıcı hep beraber harekete geçireceğiz” dedi. İmamoğlu, kimseye ön yargılarının olmadığını, kendileri için verimlilik ve liyakatin önemli olduğunu vurgulayarak “Tecrübelerini konuşacağız, neler yapabiliriz onu konuşacağız. Şu anki görevi bırakmalarında statü beklentileri olabilir. Pazartesi davet ettim. Konuşacağız” diye konuştu.
”40 YIL DA HATIRI OLSUN!”
İmamoğlu’na, yerel seçimlerdeki rakibi Binali Yıldırım’ın, ”Çay davetim halen geçerli” sözleri de soruldu. İmamoğlu, bu soruya, “Binali Bey’e teşekkür ederiz her şeyden önce. Seçimden önce ben, 4 gün kala, 5 gün kala sürekli çay davetini beklediğimi ısrarla söyledim. Seçimden önce olsaydı o çay çok lezzetli olurdu. Bundan sonraki çaylarımızı içeriz sorun yok. Ama bu aşamadan sonra sanırım yakışan beni ziyaret edip, benim kahvemi içmesi. İBB’yi ziyaret etmesi, gelip tebrik etmesi. Televizyonlardan değil de gelip tebrik etmeli. Ben olsam öyle yapardım. Ama daha önceki çay içme davetini ben şöyle algılamıştım: Yaptığımız ortak TV yayından sonra, seçim bitmeden bir araya gelip çay içelim seçimin harareti düşsün topluma güzel mesajlar çıksın… Meydanlardan da bunu dile getirdim. Ama olmadı. Dolayısıyla şu an hoş olan bizi televizyonlar üzerinden tebrik etmesi değil de gelip bize makamda Saraçhane’de ziyaret etmesi, bize yakışan da onu en güzel şekilde ağırlamak olur. Kahveyi hep beraber içeriz. İnşallah 40 yıl da hatırı olsun” şeklinde yanıtladı.
”YILDIRIM HER ZAMAN ARAYACAĞIM BİR KİŞİ”
İmamoğlu, Yıldırım’ın tecrübelerinden ve projelerinden yararlanıp yararlanmayacağı yönünde soruya da şu yanıtı verdi:
“Yıldırım’ın açıkladığı projeleri arkadaşlarıma inceleyin dedim. Bizden farklı ne var bakın. Gerçekten iyi analiz yapılmış bir şey varsa, inceleyin dedim. Hatta diğerleri gibi yapmam. Böyle bir şeyi uyguladığım zaman da iyi ki böyle bir şey yapmışsınız diye de teşekkür ederim. Sadece sayın Yıldırım değil, 16 milyon İstanbulludan, her kesimden faydalanacağım. Bütün siyasi partilerden. Pazartesi itibari ile ittifak partimiz İYİ Parti başta olmak üzere bütün siyasi partileri tek tek ziyaret edeceğim İstanbul’da. Bütünlükçü bir yönetim anlayışını, partiler üstü bir yönetim anlayışını ispat etmek istiyoruz. Türkiye’nin bu anlamda yoğunlaşmış siyasi dilden, partizanlıktan kurtulduğu bir hizmet dönemi yaşasın istiyorum. Tüm titizliğimle bu yol haritasını sürükleyeceğim ve lokomotifi olacağım İstanbul’da. Bu yönüyle Sayın Yıldırım da her zaman arayacağım bir kişidir.”
”HUKUK BÖYLE İŞLEMİYOR!”
Canan Kaftancıoğlu ve Meral Akşener’in yargılanmalarına ilişkin soru üzerine de İmamoğlu, “Bu süreçler önemli, bu süreçler de kahramanlar yaratır. Kahramanlar daha sonra farklı şekilde toplumun önüne atılmaya çalışılır. Ama bunlar hiçbir anlam ifade etmez. Sayın il başkanına yapılan müdahale tamamen hukuka aykırı ve gündem yaratma adına yapılmış bir hamle. Süreci takip ediyoruz. Sonuna kadar Canan Hanım’ın yanındayız. Ben, yol arkadaşı, yoldaşı olarak değil, insan olarak yanındayım her şeyden önce. Bu asla vicdanlara sığacak bir iş değildir. Meral Akşener, sayın genel başkanı herkes tanıyor biliyor, dolayısıyla yine bu süreçte yine böyle bir gündemle mağdur edilmesini çok üzüntü ile karşılıyoruz. Ama sayın Akşener’in millet yanında. Dolayısıyla bu süreçler hızlı geçer bakmışsınız yarın benimle ilgili de bir soruşturma çıkar. Toplum buna alıştı. Ama umut ederim alışmayız. Umut ederim bu yanlışlardan geri dönen bir iktidar anlayışı görürüz. Şimdi diyecekler ki hukuk böyle işliyor. Hukuk böyle işlemiyor. Hukuk bazen bazı seslere göre adım atıyor. Bunun bitmesi lazım. Keşke hukuk, hukuk gibi işlese. Örneğin TRT’ye soruşturma açılsa mesela. Bunlar yapılmıyor. Süreci takip ediyoruz, gözlüyoruz. Bugün sadece ittifak partimizin genel başkanı olduğu için sayın Akşener’e ya da benim yol arkadaşım yoldaşım olduğu için sayın Kaftancıoğlu’na dair bu cümlelerim değil. Göreceksiniz Allah ömür verdikçe ben her zaman haklının yanında olacağım.”
”ÜLKE KALICI KARARLARLA YÖNETİLİR”
İmamoğlu, şirketlerin yönetimlerini belirleme yetkisini meclislere devreden genelge ile ilgili soruya da “Yanlış bir genelge var ortada. Biz süreci takip ediyoruz. Sadece İBB’ye ait de değil bu yanlış. Ankara’ya ve İstanbul’a karşı özellikle yapılmış bir hamle. Ama biz bu hamleler ilgili Ankara’da bir dava kazanıldı. Genelgenin yanlış olduğu ve kanununa aykırı olduğuna dair. Süreci takip ediyoruz umarım yanlıştan geri dönerler. Siyasi hamlelerle ülke yönetilmez. Ülke kalıcı kararlara yönetilir. Bugün işte mecliste çoğunluk var ona göre bir genelge yayınlayalım. Yarın mecliste aritmetik değişti hadi ona göre genelge yayınlayalım olmaz. Kişiye göre, güne göre, döneme göre değil, akla mantığa göre olmalı. Ben bu çabadan geri döneceklerini umut ediyorum. Girişimlerimizi başlattık. Şifahi olarak da ileteceğim zaten. Görüşme imkanımız olursa başta sayın cumhurbaşkanı ve diğer tüm yetkililerle de bu konuyu bizzat görüşeceğim” yanıtını verdi.
”SİZE MİNNET DUYUYORUM”
Ardından toplantıya geçildi. Toplantıda ilk konuşmaları İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu ve CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu yaptı.
Ardından mikrofonu İmamoğlu aldı. İmamoğlu, sözlerine 23 Haziran’ın kazanılmasında katkısı olan her kişi, kurum ve kuruluşlara teşekkür ederek başladı. İmamoğlu, ”Bu başarı, bu azim, bütün bu karakterler sizde oluşmuştur. Bizde de insanların karşısına çıkan şekle bürünmüştür. O bakımdan ben kendimi gerçekten sizlerden biri kabul ediyorum. Sizler de bana baktığınızda lütfen kendinizi görün ve kendinizi bende hissedin. Size minnet duyuyorum ve teşekkür ediyorum. İyi ki bu büyük başarıyı, bu şehir ve ülke adına elde ettiniz. İBB Başkanlığı seçimi, çok değerli bir seçim haline gelmiştir. 31 Mart’ta normal bir yerel seçimdi. Bu süreçte elde ettiğimiz başarı, ne yazık ki hukuken sıkıntıya uğratılmıştır. Türkiye demokrasi süreci sıkıntıya uğratılmıştır. Bunun tamir edilmesi gerekiyordu. Süreci sıkıntıya uğratan o bir avuç insanın yanlışlarının telafi edilmesi gerekiyordu. Bunu başarmak da sizlere düştü. Muazzam bir başarı olduğunun farkında olmalıyız. Bunu, sadece burada bırakamayız. Farkında olmalıyız. Bu tehditlere karşı her zaman tetikte olmalıyız” dedi.
”HER GÖNÜLE AÇIK OLMALYIZ”
”Yaptığımız ve başardığımız işin büyüklüğü bize aynı zamanda bir sorumluluk da yüklüyor” diyen İmamoğlu, ”Değerli belediye başkanı arkadaşlarım burada. Daha önceden de seçilmiş tecrübeli belediye başkanı arkadaşlarım da var, ilk defa bu dönem seçilmiş belediye başkanı arkadaşlarım da var. Bu süreç, herhangi bir süreç değildir. Farklı bir yönetim dönemi ve farklı bir yönetim anlayışına hep beraber imza atmalıyız. Sorumluluğumuz çok büyük. Her arkadaşım şunu hissetmeli: Önceden yaptıklarımızın çok daha fazlasını yapmak zorundayız. Her anımız maksimum şeffaf olmalı. Her gönüle açık olmalıyız. Her yönümüzle, her eylemimizle insanlar bizi görebilmeli. Hiçbirimiz kendimize, şahsımıza ait bir işi yapmıyoruz. Toplumsal bir iş yapıyoruz. Geçmişten bugüne yapılandan farkının hissedilmesi lazım. Aksi taktirde demokrasi adına elde edilen başarı, 23 Haziran’la kalır. Aynı şekilde katılımcılık. Vatandaşı, her hususta sürecin içine katmalıyız. Başaracağız bunu. Bir de şansımız var. Özellikle başta İstanbul olmak üzere, bu konuda bize katkı sunacak muazzam bir insan kitlesine sahibiz. Hem şeffaf hem de toplumu içine katan bir yönetim olacağız. Bu ne getirecek? Gerçekten ahlaklı, vicdanlı, hak, hukuk ve adalet kurallarına uygun bir yönetimi İstanbul’a kazandırmış olacağız” şeklinde konuştu.
”MİLYONLARCA GÖNÜLLÜ KAVRAMI OLUŞTURMALIYIZ”
”İstanbul’da milyonlarca gönüllüler kavramı oluşturmalıyız” diyen İmamoğlu, şunları söyledi: ”Bu bahsettiğim şey, seçim öncesi gönüllü arkadaşlarımızın yönettiği kavram değil. O başka bir sorumluluktu. Şimdi bunu belediye bünyesine eviriyoruz. Dolayısıyla sizler de içindesiniz. Milyonlarca unsur. Birileri tökezletmeye çalışabilir. Beylikdüzü’nde yaşadım. Yeni seçilen arkadaşım da yaşıyor. Yerlere çöp dökerek bizi karalamaya, kötülemeye çalışan bir takım siyasi troller de olabilir. Başka kötülükler de yapmaya çalışanlar olacak. Milyonlarca insan, herkes bir gözlemci, denetçi. Anında ihbar eden, hatta anında temizleyen… Bunun dışında trafiği denetleyen, insanlara örnek olacak davranışlar sergileyen gönüllüler ordusu… Bu anlamdaki yürüyüşümüz devam edecek. İBB bünyesinde sivil hayatı içine katan bir anlayışı var edeceğiz ve onlardan müthiş derecede faydalanacağız.