Işıklar yanıyor!

Anayasa Mahkemesi Üyesi Engin Yıldırım’ın sosyal medya hesabından “Işıklar yanıyor” paylaşımı vesayet tartışmalarının yeniden fitilini ateşlemiş oldu.

Geçtiğimiz akşam AYM Üyesi Engin Yıldırım Twitter hesabından yaptığı “Işıklar yanıyor” paylaşımı sonrası sosyal medyada gündem olurken, toplumun neredeyse her kesiminden tepki aldı.

AYM Üyesinin “Işıklar yanıyor” paylaşımına ilk tepkiyi İçişleri Bakanı Süleyman Soylu gösterdi ve İçişleri Bakanlığı binasının gece ışıkları yanmış fotoğrafını da ekleyerek, “Işıklar hiç sönmüyor” paylaşımında bulunuldu, sonrasında ise İçişleri Bakanlığının ışıklarının neden yandığını bir şehidin haberini vererek açıkladılar.

AYM Üyesine karşı sosyal medyada en sert eleştiriler Ak Partililer tarafından gelirken, eski-yeni bakanlar twitter hesaplarından tepkilerini paylaştılar.

Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, “Vesayet özlemi içinde olanlar, hukuk adına konuşma ehliyetini yitirirler. Işıkları millet açar, millet kapatır” paylaşımında bulunurken Cumhurbaşkanı Erdoğan TBMM Grup toplantısında konuyla ilgili daha sakin bir açıklamada bulunarak, “Burada özellikle bireysel bir tweet olarak değerlendirmek doğru olmaz. ‘Çalışıyoruz, ışıklarımız yanıyor’ ifadesiyle bir bütünü ifade eden kolektif yapıyı ifade eden bir yaklaşım söz konusu. Talihsiz bir paylaşımdı, keşke yapmasaydı. Kaldı ki bir üyenin üzerine böyle bir şey düşmezdi. AYM üyesinin böyle bir sürecin içerisinde farklı bir şekilde yer alması adeta siyasete soyunması. Çok arzu ediyorsan siyasete girersin, bunu ve daha ötesini da söyleyebilirsin” dedi.

AYM ise olağanüstü toplanmasının ardından yazılı açıklamasında, “Anayasa Mahkemesinin herhangi bir üyesinin şahsi sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlar Anayasa Mahkemesinin kurumsal görüşünü yansıtmaz. Anayasa Mahkemesi, 15 Temmuz 2016 gecesi yaptığı basın açıklamasında ifade ettiği gibi anayasal düzene karşı her türlü demokrasi dışı girişimi reddetmekte ve demokratik hukuk devletinin yanında durmaktadır” denildi.

AYM Üyesi Engin Yıldırım ise önce tepki çeken paylaşımını sildi, sonrasında sosyal medya hesabından “Dün gece paylaştığım mesajda maksadını aşan ifadeler kullanmış olmaktan dolayı üzüntü duymaktayım” paylaşımında bulunarak özür diledi.

Peki, AYM Üyesi Engin Yıldırım neden böyle bir paylaşımda bulundu?

Anayasa Mahkemesi gibi yargının zirvesinde görev yapan birinin böyle bir paylaşımdan sonra tepki çekeceğini bilmemesi inandırıcı olur mu?

Bence olmaz.

İşin aslı nedir o zaman?

Anayasa Mahkemesinin CHP Milletvekili Enis Berberoğlu hakkındaki hak ihlali kararının İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti tarafından, Anayasa Mahkemesi’nin, milletvekilliği düşürülen Enis Berberoğlu hakkında verdiği kararının yerindelik denetimi kapsamında kaldığı gerekçesiyle, yeniden yargılamaya yer olmadığına kararı vermesi bence nedenlerden biri olmuş olabilir. Bir diğer neden ise, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu‘nun AYM Başkanı Zühtü Arslan ile girdiği söz düellosudur.

Fakat hukuk camiasında, “Hâkimler kararları ile konuşur” düsturunu hatırlatarak AYM Üyesinin paylaşımı bence doğru olmamıştır. Kaldı ki hakim ve savcıların sosyal medya hesaplarının olmasına karşıyım, adalet dağıtmakla görevli olanların taraf olması adalet ilkelerine aykırıdır diye düşünenlerdenim.

Devlet içinde çekişmenin yaşanmasının bedelini geçmişte bu millet fetret dönemlerinde çok ağır yaşamıştır. Sanırım bu gün de devlet içinde yeni bir fetret dönemi yaşanıyor.

Bir tarafta devletin temeli olan adaleti tesis etmekle yükümlü olanlar, diğer tarafta diğer devleti ve milleti korumakla yükümlü erk kavga içindeler, bunun başka bir izahı olabilir mi?

Adalet devletin temeli, mahkemeler milletin vicdanıdır. 

Sizce?