İYİ Partili Aylin Cesur’dan dikkat çeken korona raporu
İYİ Parti Isparta Milletvekili Dr. Aylin Cesur, pandemi haline gelen korona virüs salgınıyla mücadelede Türkiye’nin geçirdiği 53 günlük bilançoyu anlatan bir rapor hazırladı.
İYİ Parti Isparta Milletvekili Dr. Aylin Cesur’un hazırladığı raporda, salgının Türkiye’de hangi boyutta olduğu, diğer ülkelerle karşılaştırmalar, alınan tedbirler ve eksikleriyle Korona virüs anlatıldı.
Yeniçağ’da yer alan habere göre, Dr. Aylin Cesur, virüsün tam olarak ne olduğunu, nerelerden ve nasıl bulaştığını hastalığı önleminin yollarını ve tedavi süreçlerini anlatarak başladığı raporunda, kimlerin risk altını olduğunu tanı için nelerin olması gerektiğini de bölüm bölüm aktardı.
TEDBİRLERDEKİ EKSİKLER
Salgınla mücadelede Türkiye’de alınan önlemlerin neler olduğunu ve eksikleri de belirten Cesur raporda şu notlara yer verdi:
“Pandemi harici hastaneler halka tam duyurulamadı veya her ilde, bölgede temiz hastane (COVID-19 kabul edilmeyen) belirlenmediği için diğer hastalıkları olan ve hastanelere gitmek zorunda olan vatandaşlar da tehlikeye atılmış oldu.
Bu ülkelerin başına 100-200 yılda bir gelebilecek türden büyük bir salgındı ve devlet kurumlarının yanı sıra, muhalefetiyle, STK’larıyla, tüm resmi ve özel kuruluşlarının yakın bir iş birliği içinde çalışması gerekirdi; iktidara başta Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener olmak üzere seslendik ancak bu konudaki tekliflerimize karşılık bulamadık.
Özellikle büyük olanaklara sahip belediyelerle iş birliği yapılmaması ve hatta yardımlar konusundaki anlaşılamayan engeller, vatandaşlarımızın yardımlardan mahrum kalmasına yol açacak kararlar olarak tarihe geçti. Buna rağmen belediyeler ellerinden geleni esirgemeyerek, sağlık personeline kalacak yer, ulaşım, vatandaşa da yiyecek ve ekmek yardımı yapmak için sürekli yeni yöntemler aramak zorunda kaldılar. Büyük zaman kaybı idi ve yardımın kimden geldiğine bakmaksızın bir kuru ekmeğe muhtaç olan vatandaş için de belki hayattı.
Dünya ülkeleri bu süreç için büyük bütçeler ayırırken (ABD 2 Trilyon Dolar, Almanya 750 milyar Euro), biz sadece 14.3 Milyar Euro (100 milyar TL) ayırabildik. Paketin içindeki ev kredi düzenlemesi gibi düzenlemeler tartışıldı ve güven bunalımı yarattı.
Salgın sırasında iş yapamayan küçük şirketlere Almanya’da 15 bin Euro, Kanada’da 10 bin Dolar hibe, işsiz kalanlara da geçimlerini sağlayabilecekleri miktarda paralar verildi. Bizde insanlar günlük kazançlarını sağlamak üzere işlerine gitmek zorunda kaldılar ve kalıyorlar halen.
Ayda bin 168 TL ödenerek getirilen ücretsiz izin uygulaması ve işten çıkarma yasağı, “zaten kayıtlı iş yerleri” için geçerli sadece.
Emekli maaşlarında yapılan en az 1500 TL düzenlemesi de yetersiz idi. En baştan beri söylediğimiz gibi, asgari ücretle eş olacak bir düzenleme ile emekli vatandaşlarımız için, hele de böyle zor bir süreçte bir nebze nefes alma imkanı sağlayacak düzenleme yapılmalıdır”
“HALKIMIZ TÜM ŞEFFAFLIĞI İLE KONUYU BİLMELİ”
“Rakamlar ortada. En az kayıp Türkiye’de” gibi söylemlerle Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin Koca’nın, konuyla ilgili mesai yapan Bakanlık çalışanlarının ve birlikte çalıştıkları Değerli Bilim Kurulu Üyelerinin bugüne kadar ki meşakkatli çalışmalarına da gölge düşürdüğünü ve güvensizlik oluşturduğunu belirten Cesur, “Bu nedenle ilk dostane ve deontolojiyi de esas alarak yapacağımız tavsiyemiz, bu şekildeki beyanlardan kaçınılması ve halkımızın tüm şeffaflığı ile konuyu bilmelerinin gereğinin yerine getirilmesidir. Panik ve moral bozulması elbette istenmemekte ancak bunun için farklı önlemler alınması ile bu durum giderilmelidir.
Kaldı ki; sürenin uzaması ve artan ölümler, beraberinde ekonomik anlamda yaşanan ve artarak büyüyen problemlerle bu panik daha şiddetli yaşanabilecektir. Bu anlamda da, siyasi rant veya algı oluşturmakla geçirilecek tek bir dakika daha kaybedecek vaktimiz de kesinlikle yoktur. Birinci önerimiz; hiç açmadığımız kadar kulaklarımızı açıp, hep beraber başa gelen hadise ile mücadele edilmesi yolunun artık benimsenmesidir” dedi.
TEDBİRLER YETERLİ DEĞİLDİR
Alınan tedbirlerin yeterli olmadığını belirten Cesur, “Bu karanlık kabustan en az sayıda kayıpla ve vatandaşın da devletin de en az ekonomik hasarla kurtulmasının yolu, kesin olarak bellidir. En baştan beri, Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener’in her türlü platformda söylediği ve Partimizin benim de görevlisi olduğum “İYİ Parti Korona Takip Komisyonu”nun ve yetkili organlarının her gün ikaz ettiği şeyi; “en az 14 günlük ve Türkiye’nin her yerinde uygulanacak vatandaşa ekonomik destekli bir sokağa çıkma yasağı” gereğini, Türkiye’de ilk kez zikreden iki kişiden biri olarak (bunu Sayın Grup Başkan Vekilimiz Lütfü Türkkan ve ben ilk söyledik) tekrar çağrıda bulunmak istiyorum:
Bu işi tam ve en kısa zamanda kökünden kazımanın yolu halen budur. Anlaşılamayan ve olayın kilit noktası şu: Bu virüs dünyadaki 1 tek kişiden dünyaya yayıldı. Kısmi izolasyonla, 2 günlük sokağa çıkma yasakları ile bunu nasıl bitirirsiniz? Sadece yavaşlatırsınız” çağrısında bulundu.
Raporunda maske konusuna da değinen Cesur, Bu gibi kısıtlı ve sonuç alınamayan maske dağıtımındaki kısıtlamalar devlete olacak ekonomik yükü nedeniyle yapılmış ise; kendi vatandaşı için bunu göğüsleyemeyen devletimizin, dünya devletlerine yaptığı yardımları açıklamanın mümkün olmadığının altını çizdi.
SAĞLIK BAKANI “BAŞARILIYIZ”, DSÖ: “TÜRKİYE’DE VAKA HIZLA ARTIYOR”
Sağlık Bakanı’nın 14 Nisan tarihinde, bilim kurulu toplantısı ardından yaptığı açıklamasında; “Bu sistemli mücadele gözle görünür sonuçlar veriyor. Vaka tespitinde, hasta tedavisinde, yoğun bakımda başarılıyız” diyerek; “Türkiye’de durum iyiye gidiyor” açıklamalarının ardından aynı gün Dünya Sağlık Örgütü, tam tersi bir Türkiye profili koyduğunu “Bazı ülkelerde düşüş var ama Britanya ve Türkiye’de korona virüsü vaka sayısında artış devam ediyor” hatırlatan Cesur, hadisenin kontrol altına alınmasında, alınan tedbirler kadar şeffaflık da belki de hiç olmadığı kadar değerlidir yorumunda bulundu ve ekledi: “Bilim Kurulunun derhal siyasetin güdümünde olduğu imajından çıkması gereklidir ki güven sorunu olmasın”
Cesur, Türkiye’de Korona virüs pandemisi ile ilişkili önemli tarihleri gün gün anlattığı raporunda vaka sayılarını ve ölüm oranlarını da açık bir şekilde dile getirdi. Ayrıca raporda günlük vakaların ve sayıların karşılaştırıldığı 11 ülke hakkında bilgiler verildi.
Raporun sonunda Devleti yönetenlerin, muhalefet edenlerin ve vatandaşlarımızın birbirinden şikayet etmeden ve karamsarlığa düşmeden demokrasi çerçevesinde sorunların çözümünü araması gerektiğini unutmamaları gerektiğini hatırlatan Cesur, birlik ve beraberliğin en çok ihtiyaç duyulduğu şu günlerde herkesi bu mücadelede yapabilecekleri ile katkı sağlamaya, vatandaşlarımıza da paniğe kapılmadan, kendi tedbirlerini özellikle evde dahi sosyal izolasyon ve hijyen kurallarına uymaya davet etti.
(Yeniçağ)