İYİ Partili Lütfü Türkkan’dan HDP çıkışı!
- Hidayet SEVİNÇ/sonhaber16.com
İYİ Parti Grup Başkan Vekili Lütfü Türkkan, Bizim TV YouTube kanalının canlı yayınında Lale Özan Arslan’a gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in son dönemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la yakınlaşması iddialarına cevap veren Lütfü Türkkan, bu yakınlaşmayı siyasi yakınlaşmadan ziyade bir nezaket örneği olarak değerlendirmek lazım’ dedi.
Türkkan, “Siyasette nezaketi terk ettiğimiz için toplumda bu kadar ayrışma ve gerginlik var. Biz her birimiz sayın Cumhurbaşkanına, “toplumu bu kadar ayrıştırmayın, toplumu bu kadar germeyin” diyoruz. Bu gerginleşmenin kuyusuna su taşıyan siyasetçiler de Cumhurbaşkanını eleştirmeye kalktıklarında gülünç olur. Sayın Meral Akşener’in 30 Ağustos kutlamalarındaki görüşmesi tamamen bir siyasi nezaketin gereğidir.” dedi.
İYİ PARTİ’NİN KURULUŞ FELSEFESİ BELLİ
Erdoğan ile Akşener’in 30 yıla yakın dostlukları olduğunu belirten Türkkan, siyaseten farklı kulvarda olmalarının birbirlerine düşman olmalarını gerektiren bir durum olmadığını söyledi.
Türkan, “Bu konuda “aman ha burada bir yakınlaşma olmasın, olursa bir sıkıntı olur” diyen bazı “CEHAPELİ” arkadaşlar bunu farklı yorumluyorlar. Ben şuna benzetiyorum: İYİ Parti mahallenin en güzel kızı, dolayısıyla herkes aman ha başka bir eve gitmesin gibi endişeye kapılabilir. Ayakları üstünde duran, kendi geleceğini yönlendirme kabiliyeti olan, Türkiye’yi yönetmeye talip bir siyasi teşekkül İYİ Parti. Kuruluş felsefesi de belli. Demokrasiden asla ödün vermeden, Türkiye’nin bölünmesini isteyen ve üniter devlet yapısına zarar verebilecek bütün oluşumlara karşı duran, terörün karşısında dimdik duran kadroların kurduğu bir partiyiz. Dolayısıyla kimse bizi ne 17 senede Türkiye’yi zavallı durumuna düşüren Ak Parti’nin yanında göstermeye çalışsın ne de HDP ile anayasa hazırlamaya gayret eden CHP ile ilanihaye yan yana tutmasın.
Biz CHP ile koalisyon ortağı değiliz, biz CHP ile aynı siyasi görüşe mensup iki parti değiliz, biz CHP ile bir seçim ittifakı yaptık. Seçim bitti mi? Bitti. Seçim ittifakında İYİ Parti çok ciddi anlamda fedakarlık yaptı. Bu fedakarlığı da siyaset bilmemesinden değil, Türkiye’nin faydasına olacak diye yaptı. Yoksa İYİ Parti kadroları şu anda CHP’yi idare eden arkadaşlardan geri değil. Bu konuları onlar kadar, hatta daha fazlasını bilirler fakat konu Türkiye olunca partiyi bir kenara bırakıp Türkiye’nin menfaatleri doğrultusunda hareket ettik.
Çoğu ilçemizde bizim verdiğimiz destekle kazanılan belediyelerde sadece bir tane belediye meclis üyemiz var, çoğunda öyle, hiç bunda pazarlık yapmadık, pişman da değiliz. Amacımız Ak Parti’yi, Türkiye’nin yönetiminden bir an önce uzaklaştırmaktı. Bu konuda taviz vermek gerekiyorsa tabi ki taviz veririz. Ama prensip ve ilkelerimizde asla ve katta taviz vermemizi beklemesinler. Kalkıp bizi HDP ile yan yana getirme çabalarına biz evet demeyiz. HDP ile şu anda bir anayasa taslağı hazırladıklarını ifade ediyorlar. Bize de bir davet geldi, e-mail yoluyla bir davet gelmişti.
CHP Milletvekili İbrahim Kaboğlu Hoca, ‘HDP, SP oturup bir anayasa hazırlıyoruz siz de gelin’ dedi. Bir kere bu davet ediliş biçimi kurumsal bir hadise değil. Anayasa berberler federasyonunun hazırladığı çalışma yönetmeliği değildir. Anayasa bu daha bunun ötesi yok, bunu önerenler oturup nasıl bir anayasa istediklerini konuşurlar. Bu anayasadan beklentilerini konuşurlar ondan sonra kurullar oluşturulur. Bu bize çok gayrı ciddi geldi. Hazırladıkları anayasa taslağını da ciddi olarak görmüyoruz. İYİ Parti kendi kadroları ile bir anayasa taslağı hazırlıyor, bittiğinde kamuoyu ile paylaşacağız. Biz, ittifak İYİ Parti’ye zarar verdi veya faydası oldu diye değil Türkiye’ye faydası oldu diye değerlendiriyoruz.” dedi.
HDP ile ilgili görüşlerinin de sorulduğu programda, Türkan, şunları söyledi;
HDP, PKK ile irtibatlı olduğu sürece bizim için hep PKK’nın yanında yer alan parti görüntüsünde. Leyla Güven ile ilgili sayın Genel Başkanımızın bir çağrısı var, dokunulmazlığının kaldırılması ile ilgili fezlekeyi bir an önce meclise getirin. Gelen şehit cenazelerine ağlayıp “kahrolsun terörizm” deyip de arkasından Leyla Güven’in her gün dağa adam çıkacaktır demesi bir çelişki. Hem Leyla Güven’e hak verip hem şehitlere ağlayacaksınız bu doğru bir şey değil. Leyla Güven dağa adam çağırıyor niye? ‘Mehmetçiği öldürsün’ diye. İdeolojik taassuplardan, parti taassuplarından kurtulmak lazım.
“GEL BAKALIM PKK’LI DEDİM”
‘HDP’yi meşru siyaset zeminine çekmek için bu anlamda mücadele vermek gerekmiyor mu?’ sorusuna ise Türkan, “HDP kendi içinde bu ikilemini çözmek zorunda” sözleriyle yanıt verdi. Türkan, “PKK ile arasına mesafe koymak zorunda. Bunu ilk defa açıklıyorum bu benimle Sayın Genel Başkanımızın arasında kalan bir meseleydi burada açıklamak istiyorum.
Mecliste genel kurul sırasında zaman zaman tıkanmalar yaşanır, meclis ara verir, arkada grup başkanvekilleri toplantı yapar, oluşan açmazı gidermek için toplanır.
Tüm grup başkan vekilleri gelir. Ben HDP’nin ismini vermeyeceğim bir grup başkan vekiline “gel bakalım PKK’lı dedim” bozuldu bu, dedim ki “bakın ben sizin beyanınızı doğru kabul ederim, bana derseniz ki ben PKK’lı değilim arkadaş, bu beyan benim için esastır bir daha asla böyle bir şey de söylemeyeceğim ve hatta sizden özür dileyeceğim” dedim. “Niye öyle bir şey söyleyeyim?” dedi, ben de PKK’lı demeye devam edeceğim dedim. Bir daha tekrar ettim.
Sayın Genel Başkanımızı arayıp benden şikayetçi olmuş. Genel Başkanıma da aramızda geçen diyaloğu anlattım o grup başkan vekili bana “ben PKK’lı değilim, PKK’ya da asla destek vermiyorum” diyemediği için böyle demeye devam edeceğim dedim” yorumunu yaptı.