İYİ Partili Tuba Vural Çokal, taşeron işçilere sahip çıktı

İYİ Parti Antalya Milletvekili Dr. Tuba Vural Çokal, taşeron işçilerin sorunlarını Meclis’e taşıdı. TBMM Başkanlığı’na araştırma önergesi veren Çokal, zorunlu emekliliğe sevk edilme durumunun kaldırılması gerektiğini savundu.

İYİ Parti Antalya Milletvekili Dr. Tuba Vural Çokal, TBMM Başkanlığı’na taşeron işçilerin sorunları ile ilgili araştırma önergesi verdi. Taşeron işçilerin kadroya alınması gerektiğine dikkat çeken Çokal, zorunlu olarak emekliliğe sevk edilme durumunun da kaldırılması gerektiğini ifade etti.

Taşeron firmalara verilen kâr payının işçilere verilmesi gerektiğini savunan Çokal, verdiği önergede şu ifadeleri kullandı: 696 sayılı KHK ile düzenlenen ve taşeron işçilere kadro düzenlemesinde 100.000 üzerinde KİT çalışanın kadroya geçememiştir. 450.000 belediye çalışanı BİT kadrosuna geçemedi, karayollarında çalışan 14.500 kişi %70 ihale sözleşmesine takıldıklarından dolayı ihale mağduru olmuşlardır. 4 Aralık 2017 şartından dolayı 2 Nisan 2018 tarihinde kadroya alınmayan taşeron işçiler mağdur olmuştur.

“2 YIL ÇALIŞMA ŞARTI MAĞDURİYETLERE YOL AÇACAKTIR”

12.000 yemekhane çalışanı, 11.000 kiralık araç şoförü, 3500 hastane bilgi işlem sistemi personeline uygulanan 2 yıl şartı kaldırılması gerekmektedir. Bu şarttan dolayı buralarda istihdam edilen taşeron personel mağdur olmaktadır.

Ayrıca KİT’ler kapsamında çalışan işçilerde 2 yıl çalışma şartına tabi tutulacak olup belli kontenjanlar dahilinde kadroya alınacak olması büyük mağduriyete yol açacaktır. Bu uygulama bir defaya mahsus mevcut çalışanların tamamı kadroya alınmak şartıyla bundan sonra istihdam edilecek işçilere uygulanmalıdır.

“ÇALIŞMA SÜRESİ 65 YAŞINA KADAR ÇIKARILMALIDIR”

Zorunlu emekliliğe sevk edilme durumu ortadan kaldırılmalı, memurlarda olduğu gibi kişinin onayıyla çalışma süresi 65 yaşına kadar çıkarılmalıdır. 7600 gün prim şartından dolayı taşeron işçileri emekli ettirilmiştir. Bu şartlar altında emekli olan taşeron işçiler günümüzde asgari ücretinde altında olan 1100 TL maaş almaktadırlar.

Kamuda alt işveren uygulaması devam ediyor olup ihale şartnamesinde sırf işçilik gideri %70 i tamamlanamadığı için “kiralık araç şoförleri, yemekhane çalışanları, bilgi işlem çalışanları, radyoloji görüntüleme çalışanları, laboratuvar çalışanları, diş protez ihalesi çalışanları, karayolları anahtar teslim ve müşavirlik türü ve ihale çalışanları” kadro alamamış olup mağdur olan işçiler vardır. %70 şartı kaldırılarak bu mağdur işçilerin mağduriyetleri giderilmeli tamamı kadroya alınmalıdır.

“ENFLASYON FARKI MAAŞLARA YANSITILMALIDIR”

Belediye ve İl Özel İdaresinin kendi şirketinde istihdam edilen işçiler ilave tediye ödemesinden yararlanamamakta, maaşlarının yatacağı gün belli olmamakla birlikte tamamen idarecilerin keyfi uygulamalarına bırakılmaktadır. Mağduriyet yaşayan bu işçiler sürekli işçi kadrolarına geçirilmeli bu mağduriyetler ortadan kaldırılmalıdır. Toplum yararına program kapsamında çalışan işçilerde sürekli çalışma koşulunun sağlanması adına 11 ay 29 gün üzerinden aynı iş yerlerinde sürekli istihdam edilmelidirler.

696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrolarına geçen işçiler 2020 yılı sonuna kadar yüksek hakem sözleşmesine tabi tutulacak olması kurumlarda iş barışını bozacaktır. En alt limitten verilen haklar örneğin; yemek ücreti 5 tl brüt her 6 ay %4 maaş zammı enflasyon karşısında erimiş olup bu durumun 2020 yılına kadar sürdürebilirliği imkansızdır. Bu yanlış uygulama işçilerin tamamı 2019 yılında yapılacak olan kamu iş toplu sözleşmesine dahil edilmesiyle sona ermelidir. Ayrıca eşit işe eşit ücret söyleminden yola çıkarak halen daha kadroya geçen işçilere asgari ücret üzerinden maaş uygulaması son bulmalı, enflasyon farkları maaşlara yansıtılmalıdır.

“KÂR PAYI İŞÇİLERE VERİLMELİ”

Taşeron firmalara verilen kâr payının işçilere verilmesi gerekmektedir. Tayin hakkı verilmeli, herkes pozisyonları dahilinde değerlendirilmeli ve pozisyon değişikliği sınav hakkı verilmelidir. Kamuda çalışan işçilerin çalışma saatleri yeniden düzenlenmeli ve iş barışı açısından haftalık 40 saate çekilmelidir. Çalışan işçilere de yıpranma payı verilmeli, özel güvenlik görevlisi olarak çalışanlara da gece çalışma farkı ücreti ödenmelidir. Sosyal tesislerde çalışan işçiler de kadroya alınmalıdır. Milli Eğitim Bakanlığında çalışan geçici işçiler sürekli işçi kadrolarına alınmalıdır.

Devlet bankalarında taşeron olarak çalışan personeller kurum bünyesinde istihdam edilmelidir. Sendikalı olarak kurumlarda iş bütünlüğü sağlanması amacıyla nace kotlarında düzenlenme yapılmalı herkes çalıştığı kuruma ait iş kolunda sendikalara üye olabilmelidirler. Asgari ücret tespit komisyonunu kurulurken asgari ücret alan kişilerden oluşan bir grup komisyonda yer almalıdır. Bu bağlamda ve diğer sair nedenlerle taşeron işçilerin sorunlarına çözüm bulunması için meclis araştırma önergesi vermek istiyorum.

(Kaynak: www.yenigaste.com)