KOBİAD’tan filo kiralama çıkışı
Kur artışı nedeniyle reel sektörde önemli bir maliyet artışına neden olan filo araç kiralama sektörüyle ilgili çözüm önerileri ve mevcut yapılan sözleşmelerle ilgili reel sektörü koruma adına açıklamalarda bulunan KOBİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ferhat Murat alışveriş merkezleri ile ilgili kira sözleşmelerini Türk Lirası’na çevirme konusunda başlatılan çalışmaların operasyonel filo kiralama tarafında da gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi.
Son yıllarda yaşanan döviz hareketlilikleri iş dünyasının gündeminden düşmüyor. İş dünyasının sorunları gündeme getirmek adına çalışmalarına hızla devam eden Küçük ve Orta Büyüklükteki İhracatçı İş Adamları Derneği (KOBİAD) düzenlediği basın açıklaması ile operasyonel filo kiralama sektörü ile ilgili reel sektörün yaşadığı sorunları ve çözüm önerilerini paylaştı.
Basın açıklamasında konuşan KOBİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ferhat Murat, “Önceki yıllar göz önünde bulundurulduğunda ortalama yıllık yüzde 20-25 düzeyinde artış gösteren dolar ve avro, bu yılın ilk 8 ayında yüzde 70’e yakın bir artış göstermiştir. Bu artışın da en önemli kaynağı de bildiğiniz üzere Amerika Birleşik Devletleri’dir” dedi.
ABD’nin, doları kendi isteklerine karşı gelen ülkeleri yıldırmak için silah olarak elinde tuttuğunu dile getiren Ferhat Murat, “Bugünlerde ise bu dolar silahı ile ülkemizi tehdit ediyor. Türkiye eskisinden daha da güçlü, eskisinden daha da kararlıdır. Devletimizin haklı kararlarının yanındayız ve ABD’nin başlattığı bu mücadeleden alnımızın akıyla çıkacağımıza da sonuna kadar inanıyoruz” diye konuştu.
“FİLO KİRALAMACILAR İÇİN UZUN VADEDE YIKIM OLACAK”
Dövizde yaşanan bu yukarı yönlü hareketlerin hammadde noktasında yurtdışına bağlı olan pek çok sektörü etkilediğini ve bu etkilenmeler neticesinde enflasyonun yükseldiğine dikkat çeken Başkan Ferhat Murat, “Hammadde olarak yurtdışına bağlı olmayan sektörlerde de fiyatlar pozitif yönlü seyir gösteriyor. Bunun nedenlerini araştırdığımızda ise karşımıza enerji maliyetleri, döviz bazlı yapılan kiralamalar ve teçhizat yatırımlarının karşımıza çıkıyor. Hammadde olarak yurtdışına bağlı olmayan ancak giderleri döviz bazlı yükselen işletmelerimiz de çıkış yolları arıyor. Hizmet sektöründe dahi dövize bağlı önemli girdi maliyet artışları var. Bu maliyet kalemlerinin başında da dövizle kiralama yapılan mağaza, ekipman ve araç filoları geliyor” diye konuştu.
Operasyonel filo araç kiralama firmaların kendi hazırlattığı verilere göre 2018 yılı ilk altı aylık verilerine göre, sektörün ilk 6 aylık dönemde Türkiye’de satılan yeni otomobillerin yüzde 21,6’sını filosuna katmış durumda olduğunu kaydeden Murat, “Bu dönemde, 6 milyar 407 milyon TL yeni araç yatırımı yapan sektörün aktif büyüklüğü ise 30 milyar 955 milyon TL’yi aşarken sektörün filosunda bulunan toplam araç sayısı 364 bin 653 adede ulaşmış durumda. Reel sektöre baktığımızda ise araç kiralama yüzdesini yaklaşık yüzde 45 seviyelerine ulaştığını tespit etmek mümkün” şeklinde konuştu.
Bu kadar büyük ölçekli bir pazar ile ilgili bu çalışmaların gerçekleştirilememesi durumunda ortaya önemli maliyetler çıkacağını ve herhangi bir adım atılmadığı takdirde ise pek çok işletme filo kiralama firmalarıyla büyük sorunlarla karşı karşıya kalacağını kaydeden Ferhat Murat, “Reel sektörden aldığımız bilgiler de operasyonel araç kiralama firmaların bu yönde bir adım atma eğiliminin olmadığı yönündedir. Bu durum, kısa vadede kiralama yapan firmalar için kazanç gibi gözükse de uzun vadede yıkım olacaktır. Netice itibari ile operasyonel araç kiralama yapan kuruluşlar şirketlere kiraladıkları araçları sözleşme tarihi itibariyle envanterlerine Türk lirası cinsinden aldığından dolayı araç fiyatlarının döviz eksenli göstermiş olduğu artış mevcut sözleşmelere bu oranda yansıtılmamalıdır” şeklinde konuştu.
KUR SABİTLEME VEYA YENİDEN YAPILANDIRMA TALEBİ
Mevcut durumun devam etmesinin ürün ve hizmetlerin fiyatlandırılmasında döviz bazlı diğer maliyet parametrelerin yanında ilave yük olarak tüketicinin de karşısına çıkacağını ve iç piyasaya yansıyacağına işaret eden Başkan Murat, “Bu durum da yerli ve milli duruşun tam karşısında bir pozisyon almaktır. Mevcut sözleşmelerin gerek kur sabitleme veya yeniden yapılandırma yöntemleriyle döviz esaretinden kurtarılması reel sektörün maliyetlerinin daha da artmasını önlemek adına önemli bir adım olacaktır. Ya da tüm bu çözümler sonuç getirmiyorsa mevcut sözleşmelerin sonlandırılması gerekmektedir. Yeni yapılacak sözleşmelerde de esas alınacak para biriminin Türk Lirası olmasının devletimiz tarafından zorunluluk olarak getirilmesi gerektiğini düşünüyoruz” diye konuştu.
Konunun takipçisi olacaklarını ve bu noktada hukukçuların yer aldığı bir kurul oluşturduklarını dile getiren Murat, “Bu çalışmalarımız neticesinde ‘Türk Borçlar Kanunu’nun “Aşırı ifa güçlüğü” başlığını taşıyan 138’inci maddesinin birinci fıkrasında konu ile ilgili hükümler bulunuyor. Bu noktada operasyonel araç kiralama yapan şirketlerin çözüm odaklı olmaması durumunda hukuki yollara başvuracağız. Bu noktada KOBİAD olarak reel sektörümüzü korumak adına derneğimize üye olan olmayan tüm kuruluşlara yardımcı olmak adına çalışmalar yapacağımızı ve bize ulaşmaları halinde reel sektör temsilcilerine yardımcı olacağımızı buradan belirtmek istiyorum” diyerek sözlerini noktaladı.