Meral Akşener’den Boğaz tasarısına tepki
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, grup toplantısında konuştu: Emekçisini ezdiren sayın Erdoğan iş kendisine gelince kesenin ağzını açıyor.
Partisinin grup toplantısında konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Haydarpaşa ve Sirkeci Garı katakullesini biliyorsunuz. şimdi de İstanbul Boğazı haklarını gasp etmeye çalışıyorlar. İstanbul’u betona boğan iktidar milletin rahatsızlığını gördüğü andan itibaren kanunda bazı değişiklikler yaptı. İktidar beton dikmeye devam edeceğim diyor. O yüzden de İBB’nin elindeki yetkiyi almak istiyor. Buradan uyarıyorum İstanbul Boğazı’nın sahibi Türk milletidir. Sayın Erdoğan milletle inatlaşma, İmamoğlu’nun iradesini gasp etmeye çalışma. Artık milletin iradesine saygı duymayı öğren” dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında konuştu. Akşener, Saray’ın ‘itibardan tasarruf etmemek için bir haftada 8,5 milyon lira harcadığına dikkat çekerek, “Devletin itibarı 5 müteahhide ihale dağıtmakla olmaz. Bu iş, önce millet diyebilenlerle olur. Bu iş milletin hakkını, hukukunu bilenlerle olur” ifadelerini kullandı.
Akşener’in açıklamalarından satır başları şöyle:
“Cumhuriyet ortak değerimiz. Böyle bir şekilde buluşmayalı uzun zaman olmuştu. Milletimizin beklentisi ve mesajı kutuplaşmadan uzaklaşmaktır. 25 yıl sonra yönetimi el değiştiren İstanbul ve Ankara’daki büyükşehirler coşkulu kutlamalar yaptı. Milletimiz kutlayınca Saray da kutluyor. Maneviyatımız ve cumhuriyetimiz bizim ortak değerlerimizdir.
İYİ Parti’nin ilk gününden bu yana dile getirdiğim yeni dil işte tam olarak budur. Şahsi menfaatlere dayalı değil milletimizin menfaatlerinde dayalı dil en önemli ihtiyacımızdır. Siz, iyi ve cesur insanlar; Allah hepinizden razı olsun.
Şırnak’ta 29 Ekim’de minik öğrencileriyle ellerinde Türk bayraklarıyla kutlama yapan Seçil öğretmene selam olsun.
Ülke olarak zor zamanlardan geçiyor. Son 10 yıldır dünyanın başına bela olan Büyük Ortadoğu projesi ülkemizin kapısına dayandı. Dünyada aklı başında hiçbir devlet teröristlere acentelik yapmaz.
Esad kazandı, Putin kazandı, İran kazandı, Trump kâra geçti. Ama kaybeden dünya lideri Erdoğan oldu. Batı ülkeleri 100 yıl önceki Ermeni tehcirini yeniden masaya yatırdı.
“DEVLET YÖNETMİYOR, EVCİLİK OYNUYORLAR”
Aziz milletim, bunları sana şikayet ediyorum. Devlet yönetmiyor, damatla, gelinle, kayınbiraderle evcilik oynuyorlar. Gücümüz de kaynağımız da var. Haddini bilmeyene had bildirmek için akıl ve güçlü olmak lazım. O akıl devlet aklıdır. O güç, devlet gücüdür. İtibarı 5 müteahhide ihale dağıtmakla olmaz. Bu iş, önce millet diyebilenlerle olur. Bu iş milletin hakkını, hukukunu bilenlerle olur.
“SARAYIN BİR GÜNLÜK GİDERİYLE 300 YATAKLI HASTANE YAPILABİLİYOR”
“Emekçisini ezdiren sayın Erdoğan iş kendisine gelince kesenin ağzını açıyor. 199 milyon lira olan Cumhurbaşkanlığı bütçesi 2020 yılında tam 3.1 milyar liraya çıktı. Saray’ın günlük bütçesi 8,5 milyon lira. 300 milyon yataklı hastane 52 milyon liraya yapıldı. O saray bir günlük gideriyle 300 yataklı hastane yapabilecek bir saray.”
“13 Eylül 2018’de yürürlüğe giren 17 nolu cumhurbaşkanlığı KHK ne diyor bakan yardımcısı kadrosuna atanmışlıkları varsa emeklilikleri kesilmez deniyor. Bakan emeklisi, milletvekili emeklisi olan bakan yardımcıları maş içinde yüzüyorlar. 3 bin 600 ek gösterge bekleyen polis kardeşim ay sonunu nasıl getireceğini düşünüyor. Böyle vicdan olur mu, böyle israf olur mu?”
“SİPARİŞLE EKONOMİK TABLO ÇİZİYORLAR”
“Erdoğan bizden damadının masallarıyla oyalanmamızı istiyor. Damat 20 gün önceden ilan ediyor ve diyor ki ekim ayında enflasyon yüzde 20’nin altına inecek. Siparişle ekonomik tablo çiziyorlar. Sonra da yatırımcıların Türk ekonomisine güvenmesini bekliyorlar. Milletimizin aklıyla alay ediyorlar. Yel Allahım kaval Allah’ın, çal çal oyna. Bunların ki de aynı hesap. Ama böyle gitmez, bu kafayla bu kış geçmez, bahar gelmez. Geleceğimizin bu israfla beraber yok olmasına izin vermeyeceğiz.”
“Lafa geldi mi bize bile milliyetçilik dersi vermeye çalışıyorsun ama şu gerçekten bi habersin; Bozkurtlar doyduktan sonrasına göz dikmez.”
“İTİBAR TÜRK LİRASI’NIN, PASAPORTUNUN DEĞERİDİR”
“Bizim için itibar umutlu gençler, tüten bacalardır. Bizim için itibar Türk Lirası’nın, pasaportunun değeridir. Bizim için itibar özgürlüktür, güçlü bir Türkiye’dir. Güçlü olamazsak elin adamı kalkıp tarihimize çamuru yapıştırıverir. Bizden eziyet çıkmaz, bizde kıyım bulunmak. Büyük edebiyatçı benim de yakın dostum Rahmetli Cengiz Aytmatov der ki, ‘düşman yakana yapışında çakallar ayağından asılır.’ Düşman yakamıza yapıştı. Biz hazreti Türkistan nesliyiz.”
“AK PARTİ’NİN GÖRECE BAŞARILI OLDUĞU YILLARDA PARLAMENTER SİSTEM VARDI”
“Bakınız 2002-2007 arasındaki büyüme oranını bugüne dek sürdürebilseydik kişi başına düşen milli geliri 16 bin olacaktı milletimiz tam iki kat zengin olacaktı. Bu arada hangi sistem vardı? Parlamenter sistem. Yani AK Parti’nin görece başarılı olduğu yıllarda Türkiye parlamenter sistemle yönetiliyormuş. Demek ki parlamenter sistemle Türkiye ekonomisi büyüyebiliyormuş. Peki bugünkü iktidar sahipleri ne yaptı, kuvvetler ayrılığını denge unsuru olarak değil kibrin önünde engel olarak gördüler. Binlerce yıllık devlet geleneğimizi deneme tahtasına çevirdiler. ”
“TÜRK MİLLETİ MASUMLARIN HAYATINA KASTETMEZ”
Taşnak çetelerinin kıydığı kadın, erkek çocuk bizim acımızdır. Techir sırasında ölen Ermeniz kardeşlerimizin acısı bizim acımızdır. Türklere kıyım yaptın diyenlere karşı sen de bunu yaptın demekle olmaz. Türk milleti masumların hayatın kastetmez, onlara kucak açar. Yeri gelir Nzi vahşetinden kaçanlara kol kanat gerer. Yeri gelir Saddam’ın zulmünden kaçan Kürtlere sahip çıkar. Anadolu işte bu hikmetin diyarıdır.”
BOĞAZ TASARISINA TEPKİ
“Akıllı yöneticiler bundan ders alır ama kibrin esiri olan yöneticiler milletle kavgaya girer. Bugün iktidarın yaptığı da budur. Haydarpaşa ve Sirkeci Garı katakullesini biliyorsunuz. şimdi de İstanbul Boğazı haklarını gasp etmeye çalışıyorlar. İstanbul’u betona boğan iktidar milletin rahatsızlığını gördüğü andan itibaren kanunda bazı değişiklikler yaptı. Belediyenin elden gideceğini gördüğü için yetkiyi Ankara’ya almaya dönük adımlar attı. Tarihi yalılarda kafalarına göre tadilat yapanlar ak parti iktidarının vazgeçemediği yandaş müteahhitler. İktidar beton dikmeye devam edeceğim diyor. O yüzden de İBB’nin elindeki yetkiyi almak istiyor. Buradan uyarıyorum İstanbul Boğazı’nın sahibi Türk milletidir. Sayın Erdoğan milletle inatlaşma, İmamoğlu’nun iradesini gasp etmeye çalışma. Artık milletin iradesine saygı duymayı öğren.”
(Yeniçağ)