Minik Asmin’den İmamoğlu’na: Her şey çok güzel olacak. Sen kazanacaksın!

Günün manşetini ağlayarak İmamoğlu’na sarılan minik
Asmin attı: Her şey çok güzel olacak. Sen kazanacaksın!

İBB’nin seçilmiş Başkanı Ekrem İmamoğlu, Bostancı’da İstanbul Gönüllüleri ile buluştuktan sonra Samandıra ve Sancaktepe’de seçim turuna çıktı.

Sancaktepe turu sırasında annesinin kucağında otobüsün peşi sıra koşturan küçük bir kız çocuğunu gören İmamoğlu otobüsü durdurdu ve anne-kızı araca aldı. Asmin adındaki 4 yaşındaki kız çocuğu, ağlayarak İmamoğlu’na sarıldı ve ”Her şey çok güzel olacak. Sen kazanacaksın. Sen kazanacaksın” dedi.

İmamoğlu da Asmin’e, ”Kazanacağım tabii. Seni çok seviyorum kuzum” yanıtını verdi. İmamoğlu’nun Sancaktepe mitingi sonrasında dağılan ve otobüsün peşinden giden bir kadın vatandaşın sözleri de ilginçti: ”Ya adam ayağımıza geldi ya.”

İBB’nin seçilmiş Başkanı Ekrem İmamoğlu, Bostancı’da İstanbul Gönüllüleri ile buluştuktan sonra Samandıra ve Sancaktepe’de seçim turuna çıktı. Samandıra’da taksi durağı ziyaretinde bulunan İmamoğlu’na vatandaşlar yol boyunca sevgi gösterilerinde bulundu. İmamoğlu, Sancaktepe turu sırasında, yol üzerindeki bir eve taziye ziyaretinde bulundu. İmamoğlu, merhum Zarif Naki’nin ailesine başsağlığı diledi. Daha sonra Sancaktepe Demokrasi Caddesi’nde halka hitap etti.

İmamoğlu, binlerce vatandaşa yaptığı konuşmasında, özetle şunları söyledi:

”ONLARI GÜLEREK PROTESTO EDECEĞİZ”

– Biz, İstanbul’u kucaklamaya geliyoruz. Çok çalıştık. Herkese sevgi, saygı dilimizi anlattık. Milletimiz bir karar verdi. 31 Mart’ta, ”İstanbul’u ben bu genç adama vereceğim” dedi. İstanbul’u bize emanet etti. Bana oy veren tüm siyasi partililere, herkese çok teşekkür ediyorum. Ama bir avuç insan, hakkımızı gasp etmeye çalıştı. O bir avuç insanı yuhalamayın. Onları gülerek protesto edeceğiz. Demokrasi mücadelemizde kimse önümüze taş koyamaz. Biz, 23 Haziran’a bir bayram gibi gideceğiz. 23 Haziran’a koşarken, hakkımızı, demokrasiye olan inancımızla söke söke alacağız. Bu aynı zamanda hak, hukuk, adalet, ahlak ve vicdan mücadelesi. Biz, asla vazgeçemeyeceğiz. Çocuklarımızın geleceği için, gençleri için, İstanbul’un geleceği için, mazlumları için vazgeçmeyeceğiz.

”HALKIMIZ KOPYA ÇEKENİ ÇOK İYİ BİLİYOR”

– 18 gün görevde kaldık. 18 günde yaptıklarımızı anlatacaksınız. Gençlere öğrenci indirimi yaptık. Biz yaptık. Suda indirim yaptık. Dini, milli ve resmi bayramlarda ulaşımı ücretsiz hale getirdik. Bütün bu hizmetler bize ait. Bunlar bizim vaadimizdi. Bu arkadaşlar kopya da çekiyor. Halkımız kopya çekeni çok iyi biliyor. 18 günde yaptıklarımızı bile kıskandılar. 1800 günde, 5 yılda yapacaklarımızı bir hayal edin. Çatlayacaklar. Çünkü o bir avuç insanın hizmet gibi bir derdi yok. Toplumla bağları yok. Bu kardeşiniz halkın arasında, çarşıda, pazarda. Niye pazarlara gelemiyorlar? Etiketlerden korkuyorlar. Milletin canı yanıyor. Dedik ki onlara, ”İktidar olabilirsiniz ama siyasi bir baskı kurup, Türkiye’nin demokrasi mücadelesine zarar vermeyin. O kadar uluslararası sorunlarımız varken, bu milleti seçimle meşgul etmeyin.” Ekonomi, işsizlik insanların canını yakıyor. Bu ülkede resmi olarak 5, gayri resmi olarak 8 milyon işsiz var. İlçe ilçe gezeceğinize, mitingler yapacağınıza, millet size 24 Haziran’da yetki vermiş, gidin işinize bakın. Biz İstanbul’u yönetelim, siz de gidin sorunları çözün. Hep beraber hizmet edelim. Biz dinletemedik. Ama bu millet sandıkta öyle bir cevap verecek ki, biz onu görüyoruz.

”CAMİ ÖNÜNDE İFTİRA ATANLARI ALLAH’A HAVALE EDİYORUM”

– Bu lafım önemli. Diyorlar ki, ”Çaldılar.” Yuh yok. Dinleyin. Diyorlar ki, ”Hırsızlara teslim etmeyeceğiz.” Allah şahit, kul da şahit olsun, Ekrem İmamoğlu olarak söylüyorum: Caminin önünde insanlara iftira atanları Allah’a havale ediyorum. Allah, kötü söz söyleyenleri, iftira atanları ıslah etsin. (”Amin” sesleri). Bir din adamına, siyasi ortamlarda bulunmamasını tavsiye ediyorum. Benim inancımı, temsil eden hiç kimse bu söylemlerin olduğu yerde bulunamaz. Ben hakkımı helal etmem. Dertleri ne? Diyoruz ki, ”Geleceğiz ve israfı önleyeceğiz. Tasarruf edeceğiz.” Vatandaşa ait milyarlarca lirayı yok etmelerine izin vermeyeceğiz. Vatandaşımızın tek bir kuruşunu bile koruyacağız.Onların derdi, bir avuç insana bu şehrin nimetlerini dağıtmak istiyor, biz, 16 milyon insana. Bizin derdimiz sizsiniz. Onların derdi, bir avuç insan. İsraf, bugünkü Türkiye’nin en büyük düşmanı. Paralarımızı çarçur ediyorlar.

”HEP BERABER KAZANACAĞIZ”

– 23 Haziran’a çok az bir zaman kaldı. Şimdiden Kadir Geceniz ve Ramazan Bayramı’nız mübarek olsun. Büyüklerinizi ziyaret edin, mezarlarınızı ziyaret edein ama demokrasi mücadelesini bırakmayın. Evine dönmüş mü takip edin. Evleri, komşularınızı ziyaret edin. Güler yüzünüzü gösterin. Herkese benim sevgilerimi, saygılarımı götürün. Sandığa kadar çalışın. Sandık günü, yüzbinlerce İstanbullu görev alacak. Hep beraber, hep birlikte çok çalışacağız, kazanacağız. Bayram günü bir güne gider gibi, kalbimdeki bütün sevgiyi size yolluyorum. Kötü söz söyleyenlerden Allah’ım sizi korusun. Yol haritamızı halkımız çizdi, çiziyor. Her ortamda bir tek cümle olsun.

İMAMOĞLU’NA YOL BOYU İLGİ

Vatandaşlar, konuşmasını bitiren İmamoğlu’nun içinde olduğu seçim otobüsünü uzun süre takip ederek, sevgi gösterilerinde bulundu. Sancaktepe turu sırasında annesinin kucağında otobüsün peşi sıra koşturan küçük bir kız çocuğunu gören İmamoğlu otobüsü durdurdu ve anne-kızı araca aldı. Asmin adındaki 4 yaşındaki kız çocuğu, ağlayarak İmamoğlu’na sarıldı ve ”Her şey çok güzel olacak. Sen kazanacaksın. Sen kazanacaksın” dedi.

İmamoğlu da Asmin’e, ”Kazanacağım tabii. Seni çok seviyorum kuzum” yanıtını verdi. İmamoğlu’nun Sancaktepe mitingi sonrasında dağılan ve otobüsün peşinden giden bir kadın vatandaşın sözleri de ilginçti: ”Ya adam ayağımıza geldi ya.”

İmamoğlu, Alemdağ Mahallesi’nde de otobüsün önünü kesen vatandaşlara kısa bir konuşma yaptı.