Piyasalar, Powell’ın Jackson Hole’de yapacağı konuşmayı bekliyor
Küresel piyasalarda dikkatler ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’ın Jackson Hole Ekonomi Politikası Sempozyumu’ndaki konuşmasında vereceği mesajlara çevrilirken, analistler Powell’ın muhtemelen faiz oranlarının beklenenden daha uzun süre yüksek kalması gerektiği mesajını sürdüreceğini öngörüyor.
Her yıl dünyanın en önemli merkez bankacıları ve finansal piyasa katılımcılarını Wyoming eyaletinin Jackson Hole kasabasında bir araya getiren sempozyumda, bu yıl “Küresel Ekonomide Yapısal Değişimler” teması ele alınacak.
Kansas City Fed’in ev sahipliğinde 1978’den bu yana düzenlenen sempozyumun bu yılki teması kapsamında, küresel ekonomiyi etkileyen birçok önemli gelişme tartışılacak.
Kovid-19 salgınının yol açtığı ani bozulmanın hafiflemesi, ticari ağların değişmesi ve küresel finansal akış tepkileri ile ekonomilerin nasıl yapılandırıldığına dair uzun süreli etkiler de sempozyumda incelenecek.
Sempozyumda öte yandan, ekonomilerin para politikası duruşundaki hızlı değişimlere ve devlet borcundaki önemli artışa uyum sağlaması ile salgın ve sonrasında verilen politika tepkilerinin kalıcı etkilere sahip olabileceği gibi konular da gündeme gelecek.
Yatırımcılar para politikasına ilişkin ipuçları arayacak
Fed, yüksek enflasyon karşısında Mart 2022’deki toplantısında 25 baz puan artışla 2018’den itibaren ilk kez faiz artırımına gitme kararı almıştı.
Bu yıl temmuz ayında gerçekleştirdiği son toplantısında beklentiler doğrultusunda 25 baz puanlık artışa giden Fed, politika faizini 22 yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 5,25-5,50 aralığına yükseltmişti.
Fed böylelikle, geçen yılın mart ayından bu yana düzenlediği 12 toplantının 11’inde faiz artırımını gerçekleştirirken, faiz oranını toplam 525 puan artırmış oldu.
Fed Başkanı Powell, son olarak bankanın temmuz ayında gerçekleştirilen FOMC toplantısının ardından yaptığı açıklamada, enflasyon ve iş gücü verilerinin gerektirmesi durumunda eylüldeki toplantıda faiz oranını yeniden artırmalarının mümkün olduğunu belirterek, “Ancak sabit de bırakabiliriz. Çok dikkatli şekilde toplantı bazında karar vereceğiz.” demişti.
Fed’in geçen hafta açıklanan temmuz ayı toplantı tutanaklarında ise çoğu yetkilinin para politikasının daha fazla sıkılaştırılmasını gerektirebilecek enflasyona yönelik önemli yukarı yönlü riskleri görmeye devam ettiğini ortaya koymuştu.
Para piyasalarındaki fiyatlamalarda da Fed’in eylül toplantısında yüzde 86,5 ihtimalle politika faizini sabit tutacağı, yüzde 13,5 ihtimalle ise 25 baz puanlık faiz artışına gideceği tahminleri öne çıktı.
Gelinen noktada, küresel yatırımcılar ise Fed Başkanı Powell’ın Jackson Hole Ekonomi Politikası Sempozyumu’nda cuma günü vereceği mesajları bekliyor.
Powell’ın yapacağı konuşmada, Fed’in ısrarlı bir şekilde uzun vadeli hedeflerin üzerinde kalmaya devam eden enflasyon karşısında faiz artırımlarını sürdürüp sürdürmeyeceği ile para politikasını ne kadar süre daha sıkı tutacağına ilişkin ipuçları aranacak.
“Fed verilere dayalı politika izliyor”
American Enterprise Institute (AEI) Kıdemli Uzmanı Desmond Lachman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Fed’in faiz oranı kararlarını verirken enflasyon rakamları ve ekonominin gücüne ilişkin çok sayıda göstergeyi dikkatle incelediğine ve verilere dayalı bir politika izlediğine işaret etti.
Son verilerin çekirdek enflasyonun Fed’in yüzde 2 hedefinin oldukça üzerinde olduğunu, işsizliğin düşük kaldığını ve ekonominin hala makul bir hızda büyüdüğünü gösterdiğine dikkati çeken Lachman, “Benim beklentim, Powell’ın ‘faiz oranlarının muhtemelen beklenenden daha uzun süre yüksek kalması gerektiği’ mesajını sürdüreceği yönünde.” değerlendirmesini yaptı.
Lachman, Fed’in eylül ayındaki toplantısında faiz artışlarında duraklama ihtimali olsa da Powell’ın, gelen ekonomik verilere bağlı olarak yıl sonuna kadar 25 baz puanlık bir faiz artırımı seçeneğini masada bırakacağını vurguladı.
Dünya ekonomisinin geri kalanına deflasyon ihraç ediyor gibi görünen Çin ekonomisinin kötü durumunun Jackson Hole’de tartışmaya açılabilecek diğer bir konu olduğuna değinen Lachman, “Bu durumun Powell’ı faiz oranlarının öngörülebilir gelecekte yüksek kalması gerektiğini söylemekten alıkoymasını beklemiyorum.” ifadesini kullandı.
“Para politikasına ilişkin zaman çizelgesi veremeyecek”
AEI Kıdemli Uzmanı Steven Kamin de sempozyumdaki tartışmaların ağırlıklı olarak enflasyon belirleyicileri ve para politikasının resesyonu tetiklemeden enflasyonu hedefe nasıl döndürebileceği üzerinde yoğunlaşacağını tahmin ettiğini kaydetti.
Powell’ın ABD enflasyonunun düşüşte olduğunu kabul edeceğini ancak aynı zamanda ücret artışının yüksek kalmaya devam ettiği, iş gücü piyasalarının hala sıkı olduğu ve ekonominin güçlü bir şekilde büyüdüğü bir ortamda Fed’in işinin henüz bitmediğini de ifade etmesini beklediğini anlattı.
Kamin, Fed’in enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde hedefe döndüğü netleşene kadar para politikasını sıkı tutacağını düşündüğünü ifade ederek, faizlerin ne kadar süre yüksek kalacağı ve daha sonra ne kadar hızlı düşeceği konusunda herhangi bir zaman çizelgesi verilmeyeceğini belirtti.
(AA)