Prof. Dr. Haydar Baş’tan Eskişehir’e dev yatırım
Eskişehir’de kurduğu entegre et tesisinin açılışında tarım ve hayvancılıkla Türkiye’nin çok kolay kalkınabileceğini ifade eden Prof. Dr. Haydar Baş, “Türkiye Cumhuriyeti kurulduğunda Mustafa Kemal Atatürk’ün de işe ilk önce tarım sektöründen başladığını söyledi
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Eskişehir’in Bozan ilçesinde kurduğu ve onlarca insana iş imkanı sağlayan entegre et tesisinin açılışını yaptı.
Hayvancılık sektörüne ve bölge istihdamına büyük katkı sağlayan tesisin açılışında konuşan BTP Genel Başkanı, “ülkeyi ayağa kaldıracak hamle tarım ve hayvancılıktan başlar” dedi.
Prof. Dr. Haydar Baş şunları söyledi: “Türkiye’nin kalkınacağı en önemli sektör tarımdır. Yani tarımdan ülkeyi kalkındırmak çok kolaydır. Sermayen olsun ya da olmasın, gidiyorsun tohumunu toprağa atıyorsun, bir de bakıyorsun yeşil nebatat ve her türlü bitki üretilmiş. 5-6 ay sonra onu pazarlayıp, gelir sahibi oluyorsun. Merhum Mustafa Kemal Atatürk de ilk önce işe tarım sektöründen başladı. Türkiye’de her yerde sıfırla çarpılıyordu, hiçbir geliri yoktu. Ama bu tarım Türkiye’ye ciddi bir nefes aldırdı.”
‘BİRLİK VE BERABERLİĞİ MUHTACIZ’
Konuşmasında birlik beraberlik mesajları da vererek, gerçek milliyetçiliğin ülkenin yararına işler yapmak olduğunu ifade eden Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, şu ifadeleri kullandı:
“Bu ülke, bu vatan bizim, onu belli bir noktaya getirmeye çalışırım ne olursa olsun. Mesele yola çıkmaktır arkadaşlar, yolu bitirmek zor değildir. Ne kadar zor şartlarda olursa olsun bu yol biter. Bundan endişeniz olmasın. Sonra arkadaşlar ‘bizim köyümüzden hiçbir şey olmaz’ diye zannediyorsunuz. Yahu burası cennet gibi bir vatan… Ben buraya bu yatırımı neden yaptım? Buranın ihtiyacı var, buranın insanı buna layık. Buna inanacağız. Ve insanlar arasındaki beraberliği ve birliği geliştireceğiz. Türkiye’nin bugün en fazla muhtaç olduğu konu, birlikten, beraberlikten, dirlikten yana olmaktır. Buna çok muhtacız. Doğumuzdaki, batımızdaki, güneyimizdeki insanlarımız birbirinden kopmuş. Birbirinin yakasına yapışıyor ve hesap soruyor. Bu bize layık bir durum değil. Biz bunu yapamayız. Madem bu vatan bizim, bunun üzerinde yaşayan arkadaşlarımız, dostlarımız, kardeşlerimiz kardeş olmaya mecburdur. Milliyetçilik bu vatanın taşına, toprağına, çakılına, insanına, hatta hayvanına dahi sahip çıkmaktır.”
(Yeni Mesaj)