Suçlu aranıyor!

Hepimize yazıklar olsun!

Akıl,

Vicdan,

Edep, 

Adalet,

Ahlak,

Güven,

Var mı, kaldı mı?

İki gün önce Ankara’da üç üniversiteli öğrenci kaçırıldı.

Henüz haber yok.

Acısı yürekleri dağlıyor.

Toplumun endişesine kulak veren yok.

Gara hezimetinin sancıları devam ediyor..

Hiç bir ülkede, böyle korkunç olay olur da halk susuyorsa…

Siyasetçi laf yarışındaysa, iktidar muhalefet kavgalıysa…

Peki ne olacak bu memleketin hali?

Bu bize has bir hastalık mı, yoksa bir alın yazısı mı?

Yazarken utanıyorum.

Benim bildiğim, 70 yıldan beri devam ediyor.

***

Yazarken bile utanıyorum:

”Kalem sahibi kimseler bir çok büyük işleri yapabilirler.

Ancak, fikirlerinin yaşaması pahasına…

Kendilerini feda etmek şartıyla…”

Maalesef böyle yazarlar, sanatçılar, şairler…

Sayısı yok denecek kadar azdır.

NEDEN Mİ?

Başlangıçta söylediğim değerler ayak altına alındığı için…

İktidar muhalefet kavgası olmasaydı,

Ülkemiz böyle aciz bir duruma düşer miydi?

Gara faciasının siyasete söz konusu yapılması aymazlıktır.

Memleket evlatları 5-6 yıl ecel terleri dökerken aileler perişanken…

Bekleyiş içindeler, geceleri gündüzleri belli değildi.

Devleti yönetenler ne yaptı bilen yok!

Yıllar sonra operasyon yapılıyor.

Başkan, ”BECEREMEDİK, DEVLET SUÇLU” diyor.

Tutuklu papazı, ‘ABD isteyince vermem’ diyen Başkan…

Yüksek perdeden ‘vermem’ diye hamaset yapmıştı.

‘ABD papazı isteyince neden 13 evladını düşünmedin?’ diye soran yok, veren olsa da, cevabını veren yok!

***

Bir alıntı yapayım, sade vatandaş diyor ki:

”Birbirimizi karşılıklı anlayabilme ve dinleme melekelerimizi, birazcık geliştirebilsek, sorunların büyük bir bölümü ortadan kalkar.

Ben, bilirimi de bırakmalıyız.”

Vatandaşların sözlerine kulak verilse böyle mi olurduk.

Hala Gara suçlusu aranıyor, devlet suçlanıyor!

Devlet suçlu olamaz. Başka bir ülkeye karşı suçlu olabilir!

Çünkü karşı bir devletin zararına bir olay çıktıysa…

Devlet vatandaşına karşı suçlu olabilir mi, düşünmek lazım!

Başkan, zaman zaman toplumdan özür dilemedi mi?

Bana göre yönetimin özür dileme hakkı yoktur.

”Aldatıldık” dediklerini hatırlayalım.

Ekranlarda hala suçlu arayan kargalar ötüyor.

Kargalar, gazetedeki beslemeler susturulmadıkça …

Daha çok suçlu aramaya devam edilir.

Kimsenin, ‘kendim ettim, hendim ettim’ hakkı yoktur.

Memleketi iki düşman kardeş haline getiren iktidarı bilmeli!

Görevini yapmalı, iktidarı muhalefeti bir araya getirmeyi düşünmelidir.

Aksi takdirde daha çok ‘eyvah’ demekten kurtulamayız.