Yenişehir’de ölüm deresi
Türkiye ve Bursa’nın verimli ovalarından Yenişehir’e can veren Kocasu (Göksu) deresi şimdilerde kirletildiği için can almaya başladı.
Kocasu, Uludağ’ın doğu yamaçlarında doğup, İnegöl, Yenişehir ilçe topraklarından geçen, Osmaneli ilçe sınırlarında Sakarya Nehri’ne dökülen bir akarsu. 105 km uzunluğunda kenarlarında eski çağlara yönelik sayısız yerleşim alanlarına sahip.
Uludağ’dan Mezit Deresi, İnegöl Ovası’nda Karadere, Çayırakça, Kocaköy ve Kalbut derelerinin birleşmesiyle Kocasu ismini alır. Yenişehir ovasına vardığında Göksu adını alır ve üzerinde Boğaz köy barajı vardır.
Yenişehir, İznik gölüne çok yakın olmasına rağmen yaşı kırkın üzerinde olanların çoğu yüzmeyi Kocasu deresinde öğrenmiştir, ben de dahil.
1980 yılların sonlarına kadar Kocasu deresinde çok farklı balık popülasyonu vardı, hele ki yayın balığı yakalandığında mahalle kahvelerinde sohbet konusu olurdu.
Kocasu deresi, Yenişehir ovasının sulamada önemli bir kaynağıydı geçmişte çeltik ekimi dahi yapılırdı, şimdilerde ise ovadaki sulama elektik yardımıyla yer altından yapılıyor.
Türkiye’de 1980’li yılların ikinci yarsından itibaren sanayileşme hamlesi herkes tarafından alkışlanırken kimse çevre konusu ne olacak sorusunu sormadı, hele ki verimli bir ovanın can damarı sayılan akarsuyun kirlenmesine o zamanlar pek ses çıkarılmadı. Lakin gelinen durum çok vahim ve toplu balık ölümleri yaşanıyor.
Konuyu Yenişehir basını devamlı gündeme getirmesine rağmen Kocasu deresi için nihai çözüm bir türlü olmuyor.
Yenişehir Harman Gazetesinden meslektaşım Harun Sak, “Hainlik bu” başlıklı haberiyle konuyu kamuoyu gündemine taşıdı: ”Çeltikçi ve Çardak köyleri arasından geçen derede binlerce ölü balık su yüzüne çıktı. Balık ölümleri köylüleri tedirgin ederken, Yenişehir Belediye Başkanı Davut Aydın, konuyu yakından takip ettiklerini söyledi.
Bursa’nın Yenişehir ilçesinde tarım arazilerinin de sulandığı derede yaşayan yüzlerce balık bilinmeyen bir nedenden dolayı telef oldu. Yenişehir’de yıllardır balık ölümlerinin yaşandığına dikkat çeken köylüler, bu kadar çok olanına da ilk kez rastladıklarını söylediler. Balık ölümleri hakkında açıklama yapan Belediye Başkanı Davut Aydın, “Olayı yakından takip ediyoruz. Öncelikle ilçemizin suyunu toprağını, her türlü canlıya zarar verecek kim olursa olsun buna müsaade etmeyiz. Sudan ve balıklardan gerekli tahlilleri ilgili kurumlarımız aldılar. Sonuçların çıkmasını bekliyoruz” diye konuştu.
ÇIKAN SONUÇ KORKUTUCU
Türkiye’nin en önemli tarımsal üretim merkezlerinin başında gelen Yenişehir ovasına Kocasu’dan sulama yapan Yenişehirli çiftçilerin, suya kimyasal atıkların karıştığına yönelik şikayetleri üzerine, Boğazköy barajı sulama sisteminden alınan su numuneleri Bursa Valiliği, Nilüfer Toplum Sağlığı Laboratuarına gönderilmiş, yapılan incelemede suda koliform bakteri, escherichia koli, biyolojik zararlılar ve kimyasalların olduğu tespit edilmişti.
İnegöl mobilya sanayisinin zehrinin Kocasu’ya ve Boğazköy barajına aktığını ifade eden CHP Yenişehir İlçe Başkanı Ahmet Köse, Boğazköy barajının zehir barajı olduğunu, firmaların arıtma sistemlerini maliyetli olması nedeniyle devre dışı bıraktıkları bilgisini Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a ilettiğini, Aktaş’ın da “Baraj suyu içindeki kirlilik oranı ve zehirli madde miktarının kabul edilebilir sınırın yüzlerce kat üzerinde olduğunu ellerinden gelen önlemi alacaklarını” ifade ettiğini söyledi”
(http://www.harmangazetesi.com/haber_detay.asp?haberID=4539&HaberBaslik=hainlik-bu)
Eskiler “Akan dere kir tutmaz” derlerdi fakat dere üzerinde bulunan Boğaz Köy sulama barajı şu an için büyük tehlike konumunda ve biriktirdiği kimyasal zararlı maddeleri barajdan su salınmasıyla 105 km uzunluktaki Kocasu deresini iki kat kirletmiş oluyor.
Kocasu deresinin kirlenmesinin nedeni tabiî ki İnegöl sanayisinin arıtma konusunda gerekeni yapmaması. İnegöl ve Yenişehir’in yöneticileri bir araya gelip kalıcı çözüm bulabilirler mi? Elbette ama olmuyor, açıklamalar; ‘hallediyoruz, yapıyoruz, ediyoruz’ sonuç yok.
Kısa vadede sorun çözülür mü?
Kanaatimce hayır.
Balıklar ölmeye devam edecek ne yazık ki!