Yeter artık!
Günün konusu Cumhurbaşkanı seçimi olmamalı.
Çiftçinin traktörüne haciz konan bir Türkiye’de yaşıyoruz.
Bunun ne anlama geldiğini gidişatın ne kadar felaket olduğunu görmüyoruz.
Milletimizin varlık sebebi esnafımızın feryadının duyulmuş olmasına sevindik!
Hemen söyleyelim, esnafımıza kredi vererek yardım yaptığınızı zannetmeyiniz.
Borcu borçla kapatan esnafın daha büyük sıkıntılar içinde kalacağını bilmelisiniz.
Yapılacak ve yaraları kapatacak tek bir yol vardır, karşılıksız yardımdır.
Yabancı ülkelere yaptıklarınızla övünmeniz hepimizi sevindirir.
Asıl olan kendi insanımıza yapılandır.
Tekrar edeyim; sakın kredi vererek övünmeyin!
Hibe yoluyla yapılacak olan yardımdır.
Esnafımızın yüzünü biraz olsun güldürür.
Bu arada tek istediğimiz adaletli olmanızdır.
Hükümet şu anda okyanusa öyle bir yelken açtı ki…
Yardımcı olmak için susalım. Kolaylık gösterelim.
Çünkü hükümet bir yandan da baskın bir seçime hazırlanıyor!
İktidar kesenin ağzını yine açtı, gündem değişti!
Vatandaşlar olarak zaman kayıplarına yardımcı olmayalım.
Çünkü, siyasette gündem değişikliği topluma balyoz göstermektir.
Gündem değiştirmek popülist siyasetin bir oyunudur.
Bir bakıma Makyevel çağının insanlığa bıraktığı kötü bir mirastır.
Gündem değişikliği halkın nabzını tutabilmek için bir metot olabilir.
Üzülerek söylüyorum, bu gidişatın iyi olmadığı 18 yıl sonra görüldü.
Gündem değişikliği kazandırıyor gibi görünse de ancak bir perdelemedir.
Malum ya, Başkan yurtdışına çıkarken mutlaka gündemi tayin ediyor.
Değerli okurlarım, sizlere sorsam;
Cumhurbaşkanı adayı kim olacak?
‘Sen bari sus, gevezelik etme” dediğinizi duyar gibiyim.
Ama Sayın Başkanın her sözü bir gündem oluyor ki ekranların bülbülleri, gül olmayan bahçede ötüyorlar.
AK Parti kervanı son üç beş ay içinde, EY CEHABE diyor.
CHP’yi itibarsızlaştırmak için yazılmış bir piyes sahneleniyor.
Aynı zamanda hedef ‘millet ittifakı’nı parçalamak
Başka sözleri, yapacakları kalmadı diyemiyorum ,
Çünkü yıllardır sözle aldandılar, sözlerle aldattılar.
Sözden başka nelerini gördük?
Millet hayrına yaptıkları bir eserleri varsa söyleyin.
İnkarcı değiliz, insan olarak, alkışlamak isterdik.
Ticaret kafasıyla devlet yönetilemeyeceğini bir türlü anlamadılar.
18 yıl sonra koltuğun sallanıyor olması panik havası yarattı.
Meclis’te bütçe görüşülürken iktidar kanadı çok öfkeliydi.
Bütçe, milletimize şerefle, gururla sunulması gereken bir senettir.
Ama bütçeyle ilgili olmayan her şey konuşuldu.
Kavgasız gün geçmiyor. Sevgisiz, sevimsiz sözlerle zaman geçiyor.
Malum ya, zamanı israf eden işi de berbat eder.
Sözde bütçe görüşmeleri yapılıyor.
Boş sözler havada uçuyor, yumruklar sıkılıyor.
Ülkenin önemli sorunları varken, seçim tarihi belli iken, 2023 neden bugünden konuşuluyor?
Cumhurbaşkanı adayı kim olacak?
Bu günden konuşulması ne ifade ediyor?
Başkanın destekçisi, küçük ortağı partinin genel başkanı, ”Bizim adayımız Recep Tayyip Erdoğan’dır. Sonuna kadar arkasındayız” demiş olması ve ağır sözlerle muhalefeti hedef alması düşündürücüdür.
Hele şu ekranlardan ayrılmayan laf ebeleri, fal bakıcılar ne yapıyorlar? Bir şey yaptıklarını zannederek ‘Kılıçdaroğlu aday olacak mı?’ diye saçma sapan laflar ediyorlar. Bilgi kirliliği toplumu ne hale getirdi artık görelim.
Çevremizi saran vahşiliğe mi hizmet ediliyor anlamaya çalışalım.
”Şiddet göstermeksizin kuvvetli,
Zayıflık belirtmeksizin yumuşak olun.”